Dubai'nin çölden gökdelenlere uzanan büyüleyici atmosferini keşfedin

Dubai’de havalimanına varınca pasaport kontrol için sıraya girmeniz gerekiyor. Elektronik pasaporta sahipseniz ve daha önce Dubai’ye giriş yaptıysanız burada fast track ile pasaportunuzu okutarak geçiş yapabilirsiniz. Diğer türlü Hintli ve Pakistanlı bir çoğunluğun olduğu bir sıraya geçerek pasaport kontrolü için işlemleri bekliyorsunuz. Görevli personel yerel halktan ama diğer görevliler genelde Hintli yada Pakistani. Burada görevliler ne derse o oluyor, sırayı diğer tarafa taşıyorlar, diğer sırayı açıyorlar,… herşey çok düzenli sadece biraz mantıksız kararlar veren diğer milletten çalışanlar görürseniz şaşırmayın :) 

Pasaport kontrolünde size 10 gb interneti olan bir simkart veriliyor, ziyaretinizde rahat rahat kullanın. Benim telefonum e-sim olduğu için kullanamadım, bir yere başvurum e-sim seçeneği ile değiştirmek bile belki mümkündü ben ilgilenemedim.

Pasaport kontrolü sonrası havalimanı içinde ulaşım için sizi metro hattına yönlendiriyorlar, burada bir metro ile bagaj teslimi yapılan alana geçiş yapılıyor. Bagaj teslimi sonrası çıkış. Çıkışta taksi ile devam edecekseniz taksiye binmek için belirlenmiş alanlar mevcut, oradan taksiye binebilirsiniz. Uber ve Careem için ayrı bekleme alanları var, bu uygulamaları kullanacaksanız ayrılmış alanlarda taksinizi bekleyebilirsiniz. Dubai’de yerel taksi, Uber ve Careem seçenekleri var. Yerel taksi ve Careem fiyat seçenekleri birbirine çok yakın, Uber daha pahalı kalıyor. Ama hiç uğraşmamak gideceğiniz lokasyonu girerek ödemeyi de peşin yapıp gönlünüz rahat seyahat etmek isterseniz Careem uygulamasını tavsiye ederim. Burada sizin tercihinize göre araç seçenekleri var, seçtiğiniz araç türü sizin bekleme alanınıza geliyor. Size gelen taksileri de size verilen plaka numaralarından tanıyorsunuz. Uygulamada elektrikli taksi seçeneğini seçerseniz kesin Tesla geliyor size taksi olarak.

Havalimanından dışarıya çıkış yapar yapmaz inanılmaz sıcak ve nemli bir hava karşıladı bizi. Ekim ayı ortası olmasına rağmen henüz hava yeni aydınlanırken bile inanılmaz sıcak bir hava karşıladı bizi Dubai’de.

Taksi ile otele yolculuk başladı, inanılmaz bir gün doğumu manzarası eşliğinde şehrin inanılmaz büyülü atmosferinde Palm Island adasında yer alan seçtiğimiz otel olan C Central Hotel and Resort The Palm'a varıyoruz.

Otelin check-in saati öğlenden sonra 15:00 olduğu için bagajlarımızı otele teslim ediyoruz. Otel bize istersek yarım gün ödeme ile erken check-in seçeneği de sundu. Ek ödeme ile kahvaltı seçeneği de vardı. İstersek soyunma odalarında üstümüzü değiştirerek otelin havuz ve sahilinden yararlanabileceğimizi ilettiler. Lobide beklerken  tek tek paketlenmiş hurma ve yanında hurma ile tatlandırışmış geleneksel arap çayı ikramlıklarından biraz atıştırdık. Sonrasında ben üstümü değiştirerek otelin denizine eşim toplantıya doğru yola çıktık ve 1.gün başlasın.

1.gün

Karşımda çok güzel bir havuz, yanında bar, arkasında Basra körfezinin muhteşem denizi karşımda bir tarafta Dubai şehir manzarası bir tarafta Atlantis otelin manzarası eşliğinde.

Deniz tarafına geçiş yaparak otelin verdiği havluyu teslim alarak şezlonga yumulmak ardından kendimi muhteşem denize doğru bıraktım. Su inanılmaz berrak ve ılık, biraz sığ başlıyor ama biraz daha ilerledikçe su derinleşiyor ve rahatlıklar yüzebiliyorsunuz. Su kuma rağmen berrak sahilde ufak ufak balıkları suyun içinde görebiliyorsunuz.

Şezlongda dinlenirken otel havuz barından siparişi şezlonlarda yer alan karekod okutarak menüden sipariş verebiliyorsunuz. İster size gelsin ister havuz başında barda ayaklarınız suyun içinde yiyecek ve içeceğinizi keyfini çıkarın.

Ben de siparişimi verdim, Greek Salad ve büyük su siparişim yaklaşık 70 dirhem civarındaydı.

Ekim 2024 itibariyle yaklaşık olarak 1 dirhem 9,33 TL’ye denk geliyor.

Deniz kum güneş biraz şezlonga dinlenme derken biraz da havuz nasılmış diye havuz kenarına geçip bir tur da havuza girdim. Of biranda buz gibi bir su ile buluşmak, hava 38 derece de muhteşem bir deneyim oldu. Biraz da havuz başı keyfi sonrasında otele check-in işlemi yapmak için resepsiyona geçiş yapıp işlemlerin ardından odaya geçiş yaptım.

Standart bir oda seçimi yapmıştık oda epey büyük ve güzel sadece balkonsuz bir odaydı ve full cam olmasına rağmen dışarı açılır bir penceresi yoktu. Odanın tek dezavantajı bu oldu.

Eşyaları yerleştirip üstümüzü değiştirip şehri keşfetmeye yollara düştüm. Önce tabii ki otelimizin bulunduğu bölge Palm Jumeirah. Palm Adaları hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse;

Palm Adaları, Dubai'nin en ikonik projelerinden biridir ve yapay adalardan oluşan bir takımadadır. Üç ana ada planlanmıştı: Palm Jumeirah, Palm Jebel Ali ve Palm Deira, ancak şu anda en çok bilinen ve tamamlanan Palm Jumeirah'tır.

Palm Jumeirah, palmiye ağacı şeklinde tasarlanmıştır ve Dubai kıyılarından denize doğru uzanır. Projenin 2001 yılında inşasına başlanmış ve adanın inşası denizin doldurulmasıyla gerçekleştirilmiştir ve dünya çapında bir mühendislik başarısı olarak kabul edilmiştir

Palm Jumeirah, bir ana gövde, yapraklar (fronds) ve dış çevreyi oluşturan bir hilal (crescent) ile benzersiz bir şekle sahiptir. Burada lüks oteller, restoranlar, plajlar, eğlence alanları ve konutlar bulunmaktadır. En ünlü yapılarından biri olan Atlantis The Palm oteli, ziyaretçilerin ilgisini çeken başlıca noktalardan birisi. Ayrıca, Palm Jumeirah'da su sporları, yatçılık ve sahil yürüyüş yolları gibi aktiviteler de popülerdir.

Otelden çıkıp sahile doğru yürüyüş yapınca karşımda Burj El Arab. Burc El Arab hakkında kısa bir bilgi vereyim;

Burc el-Arab (Burj El Arab), Dubai'nin en ünlü simgelerinden biri olan ve dünyanın en lüks otellerinden biri olarak bilinen bir oteldir. 1999 yılında açılan otel, Jumeirah Grubu tarafından işletilmektedir ve dünyanın tek 7 yıldızlı oteli olarak lanse edilmiştir.

Otel, bir yelkeni andıran ikonik tasarımıyla dikkat çeker ve yapay bir adada, kıyıdan biraz uzakta konumlanmıştır. Otelde ultra lüks süitler, Michelin yıldızlı restoranlar, özel plajlar, helikopter pisti ve muhteşem bir spa bulunmaktadır. Burc el-Arab, mimarisi ve sunduğu lüks hizmetlerle, Dubai'nin dünya çapındaki prestijli destinasyonlardan biri haline gelmesine önemli katkıda bulunmuştur.

Sahil boyunca yürüyüş yaparken denizde jet ski aktivitesi yapan gruplar, yat ile gezinti yapanları bolca görmek mümkün. Yürüyüş yolu boyunca Deniz kenarında taşlar var ardından deniz, Maltepe yada Avcılar sahildekine benzer bir şekilde.

Burc el-Arab manzarasında sahilde yürüyüş yapıldı, yolun bir tarafına kadar gidilip yol sonuna gelince geri dönüp Atlantis yönüne doğru yürüyüşe devam. Bu arada yavaştan güneş batmaya başlıyor, böyle bir gün batımı böyle bir batan güneş görmek zor, Hava daha sıcak olunca güneş daha kızıl mı batıyor acaba? İnanılmaz güzel bir gün batımı manzarası eşliğinde yürüyüşe devam edip günü bitirdikten sonra Atlantis Otel’e yakın bir yerden Careem uygulaması üzerinden yine bir taksi çağırarak Dubai Marina tarafına yolculuk başlasın.

Dubai Marina’yı şöyle tanımlayabiliriz; Dubai'de yer alan modern ve lüks bir bölgedir. Yapay bir marina etrafında inşa edilmiştir ve dünyanın en büyük yapay marinalarından birisidir. Dubai'nin yeni merkezi olarak kabul edilen Dubai Marina, yüksek gökdelenler, lüks oteller, restoranlar, alışveriş merkezleri ve yat limanı ile ünlü. Bölgede konut ve ticari alanlar ise iç içe, bu da yerleşimciler ve turistler için popüler bir cazibe merkezi olmasını sağlıyor.

Dubai Marina Walk ta araçtan indikten sonra muhteşem bir akşam manzarası eşliğinde Dubai Marina keşfedildi. 7 km’lik bir yol ile Dubai Marina’yı yürüyerek keşfedebilirsiniz.

Dubai Marina Walk, bu bölgenin kalbinde yer alan ve marinayı çevreleyen 7 kilometrelik bir yürüyüş yolu. Kordon boyunca kafeler, restoranlar, mağazalar ve butikler sıralanıyor. Deniz kenarında yürüyüş yapabilir, bisiklete binebilir ya da sahil boyunca yatları izleyebilirsiniz. Özellikle turistler ve expatlar için dinlenme, yemek yeme ve sosyalleşme alanı sunan Dubai Marina Walk, özellikle akşam saatlerinde hareketli bir atmosfere sahip. (Expat ne demek bilmeyen varsa kısaca; Doğduğu ülke dışında çalışan kişileri tanımlamak için kullanılır, göçmenlikten farklı bir statüsü bulunan Expat daha yüksek nitelikli çalışanları ifade eder.) O kadar çok restoran içinden size uygun beğendiğiniz yeri seçmek epey zor, restoranların önünde görevli host ya da hostesler sizi içeriye alana kadar uğraş veriyor. Bir tavsiye beğendiğiniz cafe ya da restorana tekrar dönmek için o kadar yolu tekrar dönmeniz gerekiyor o yüzden beğendiğiniz bir yer varsa dönüşe bırakmayın derim  Dubai’nin en büyük alışveriş merkezlerinden bir tanesi Dubai Marina Mall’ı buraya gelmişken ziyaret edebilirsiniz.

Dubai Marina Mall, Dubai Marina bölgesinde yer alan, popüler bir alışveriş ve eğlence merkezidir. 2008 yılında açılmış olan bu dört katlı alışveriş merkezi, yaklaşık 140 mağaza, restoran ve eğlence seçeneği sunmaktadır. Alışveriş merkezinde uluslararası moda markalarından, kozmetik ve elektronik ürünlere kadar geniş bir yelpazede mağazalar bulunmaktadır. Dubai Marina Mall, lüksün yanı sıra daha ulaşılabilir markalarla da dikkat çekiyor, bu da onu hem yerel halk hem de turistler için cazip bir AVM. Ayrıca marina manzaralı kafeler ve restoranlar, ziyaretçilere alışverişin yanı sıra keyifli bir yemek deneyimi sunuyor.

1.gün Dubai Marina gezisi sonrasında otele dönüş ile son buluyor.

2.gün

Sabahın ilk ışıkları ile kalkıp kahvaltı ile güne başlanıyor. Kahvaltı için lobiye inildi, kahvaltı beklentim oteli tercih ederken güne bir şeyler yiyerek başlayım şeklindeydi aslında ama kahvaltıyı görünce her şey değişti, iyi ki seçmişim dedim. Kahvaltı sabah 07:00 ile 10:30 saatleri arasında açık büfe şeklinde sunuluyor. Herhangi çok detaylı ürünleri olan bir patisseriede görebileceğin bütün ürünle ve fazlası, kruvasan çeşitleri, meze çeşitleri peynir çeşitler, ballar, reçeller, yumurta çeşitler, sütler müsli, salata çeşitleri,… ben sadece sevdiklerime baktım diğerlerine bakamadım, meyve, meyve suyu, kahve, çay, sıcak süt vb… ayıptır söylemesi çok yemişim bugün yine en az 7 km  yürüyüş farz oldu, ki zaten şehri keşfetmek için fazlası olacak  Ben otel tercih ederken oh çok güzel dedim spor salonu da var sabahları gider bir saat çıkarım diye düşünürken hahaha ne mümkün üzerine deli gibi kahvaltı yapmışım. Üstüne çok güzel bir kahve keyfi havuz başında yanında birkaç hurma eşliğinde. Her şeyin yanına hurma yiyebilirim, burası da gerçekten bir hurma cenneti her şey damak tadıma o kadar uygun ki.

Ardından havuz başında görevliden havlumu teslim aldım ve beach’e indim. Tabii ki gölgeye geçtim burada en güzel gölgelenirsiniz. Deniz sıcak, sabahları daha serin, güneş yakıyor, denizde çok güzel balıklar, karşıda Dubai Frame ve Dubai şehir manzarası, sahilin bir ucundan Atlantis manzarası. Şehir ilk izlenimime göre Singapur’a çok benziyor.  Şehirde çok görmek istediğim birkaç yer var, bunlarda i tanesi Eski şehir, ikonik Starbucks ’un falan olduğu bölge Souk Al Bahar Old Town Island, bir diğeri Dubai Mall, Burj Khalifa, Dubai Çeşmesi, Gelecek Müzesi, Dubai Frame tarafı belki, fırsat bulursam bir Abu Dabi turu yapmak istiyorum. Son günü ise çöl safarisine ayırdım. Bakalım hangilerine yapabilirim, hangilerini görebilirim. Şimdi ben denize doğru gidiyorum…

Deniz sonrası nereye gideceğime karar vermeye çalışırken otel bu konuda bana birazcık yardımcı oldu. Ben deniz sonrası hazırlanıp lobide seçeneklerimi değerlendirdiğim sırada otel Konsiyerjinin shuttle anonsunu duydum, Dubai Hill AVM’ye shuttle servisi varmış, otel benim yerime karar verdi nereye gideceğime diyerek kendimi bir anda shuttle içinde buldum. Şehir manzarası eşliğinde yaklaşık 30 dakikalık bir yolculuk ile Dubai Hill AVM’ye geldik, hemen dönüş saatini sordum şoföre buralarda kalırsam belki yine shuttle ile dönerim diye, dönüş 17:30’muş. Alışveriş merkezinden alacaklarım vardı, özellikle Apple mağazasına uğramak istiyordum, ama burada Apple yokmuş bizdeki Troy gibi bir mağaza var iStyle isminde. Dün Dunai Marina Mall’a gitmişken neden Apple mağazasına uğramadım ki acaba?  Neyse alışverişi işlemleri ve Tax Free işlemlerini de yaptıktan sonra  bir turda Dubai Çikolatası aramaya koyuldum. Bir dip not Dubai’de Apple mağazasında Tax Free yok ama benzer mağazalardan Apple yada benzeri ürünleri aldığınızda %5’lik Tax Free mevcut, bilginiz olsun. Duba Çikolatası kısmına gelince gerçekten şaka gibi ama kimse Dubai Çikolatası bilmiyor, markette çalışanlara sordum onlar bana baktı ben onlara baktım diğer sorduklarım da uzaylı görmüş gibi baktı işte her yerde çikolata var der gibi falan neyse değişik bir deneyim oldu benim için. Demek ki Dubai Çikolatası en çok bizde ünlüymüş bizim kadar popüler olamamış Dubai’de, burada ikinci günümde bunu anladım. Tabi de bunu ben bizim oralarda nasıl anlatacağım ki herkese, off bu kısmı biraz üzdü. Dubai Mall'da bir yerde var, buldum ama değer mi emin olamadım. Neyse günü verimli kullanabilmek için hemen tekrar yollara düşme vakti. Buradan Dubai Mall’a geçmeyi planladım ama nasıl gidebilirim? Hemen telefonumdan Google Maps ile seçeneklerime baktım, metro, otobüs nasıl gidebilirim, ya birden fazla aktarma yaparak toplu taşıma kullanacaktım ki hiç mantıklı olmazdı zaman/maliyet açısından ki bu durumda yine bana taksi yolları göründü, arkadaş Dubai’de bir yürümek bir de toplu taşımaya binmek zulüm :( paranın gözü kör olsun. Tabii ki yine Careem üzerinden bir Tesla (Elektrikli Araç seçeneği ile hep Tesla geliyor) çağırıyorum. Alışveriş merkezinin dışında taksiye binme alanına doğru yönelip buradan gelen taksiye binerek Dubai Mall’a doğru yol alıyorum. Taksi şöförümüz yine bir Pakistani, kendisi ile biraz sohbet ediyoruz, sonrasında beni Dubai Mall AVM’nin otopark kısmında taksilerin alanında bırakıyor. Burada her şeyin bir yeri var, nereden binersin nereden inersin hepsinin noktaları belli. Bizdeki hop arkadaş el edip taksi çağırayım biraz zor, söyle müsait bir yerde sal demek de olmuyor işte. Yolda gelirken biraz trafik vardı, gördüğüm ve duyduğum kadarıyla Dubai’de trafik hep var, maşallah bizim İstanbul’u hiç aratmıyor trafiği, söylemedi demeyin. Sadece Temmuz ve Ağustos’ta pek trafik olmuyormuş, 50-60 derecede kimse dışarı çıkmak istemiyor sanırım :) Buradan doğru gidilip görülecek yerler

Dubai Mall, dünyanın en büyük alışveriş merkezlerinden birisi ve Dubai'nin tam kalbinde, Burj Khalifa'nın hemen yanında yer alıyor. 1.200'den fazla mağaza, 150'den fazla restoran, sinemalar, bir akvaryum ve buz pisti gibi birçok eğlence alanına ev sahipliği yapıyor. Alışveriş merkezinin içinde bulunan Dubai Akvaryumu, dünyanın en büyük akvaryumlarından birisi ve çeşitli deniz canlılarını barındırıyor Ayrıca buranın dış avlusunda her akşam Dubai Çeşmesi'nin muhteşem müzikli su gösterileri yapılmakta.

Dubai Çeşmesi (The Dubai Fountain), dünyanın en büyük müzikli su gösterisi olan bir çeşmedir ve Burj Khalifa'nın hemen altında Dubai Mall'ın dış avlusunda yer alıyor.  150 metre yüksekliğe kadar su püskürtülüyor ve gösterileri ışık, müzik ve su hareketlerinin muhteşem uyumuyla sunuluyor. Akşam 18:00 itibariyle başlayan gösteri her yarım saatte bir saat 23:00'e kadar devam ediyor. Burası şehrin en popüler turistik yerlerinden biridir, inanılmaz kalabalık oluyor, özellikle ilk saatler daha kalabalık oluyor. Burada bu müzikli gösteriyi canlı olarak izlemek gerçekten harika bir deneyim.

Burj Khalifa, Dubai'de bulunan ve 828 metre yüksekliği ile dünyanın en yüksek yapısıdır. 2010 yılında açılan bu ikonik bina, İslam mimarisinden esinlenen tasarımıyla dikkat çeker. İçinde ofisler, lüks konutlar, Armani Hotel Dubai ve restoranlar barındırır. 124. ve 148. katlarında gözlem katları bulunmaktadır, bu katlar ziyaretçilere muhteşem Dubai manzarası sunar. Burj Khalifa, her yıl yeni yıl kutlamaları gibi etkinliklere ev sahipliği yaparak şehirde önemli bir turistik cazibe merkezi olmuştur. Dünyanın en yüksek binasına çıkmak isterseniz biletinizi önceden internetten alın ve rezervasyon saatinize gören az 1 saat önceden gelin. Dubai Mall içinde de en az yarım saatlik bir yürüyüş yapmanız gerekir, bunu da hatırlatmak faydalı olur. Ben yükseklik korkularım gereği o kadar yükseğe çıkmadım, yanımda birisi olsa belki bir ihtimal çıkabilirdim ama yüne de bence çok gerekli değil. Binanın ihtişamını dışardan çok da iyi görebiliyorsunuz. Gece ayrı gündüz ayrı bir keyifte izlemesi binayı.

Burj Khalifa’yı ziyaret etmek için çeşitli bilet seçenekleri bulunmaktadır. Neyse gezmeye devam derken Dubai Çeşmesine ve Burj Khalifa’ya doğru devam ediyorum. Tüm levhalarda At The Top ve Dubai Fountain levhalarını takip ederek ilerliyorum, gidiyorum gidiyorum gidiyorum bitmiyor. At the Top levhası sizi Burj Khalifa’nın girişine yönlendiriyor. Buradan Burj Khalifa’ya çıkabilirsiniz. Yarım saate yakın zamandır sadece levhalara bakarak ilerliyorum sonunda bir kapıdan çıktım ama otopark burası, şaşırdım vardır bunda bir hikmet diyerek devam ettim gerçekten varmış, otoparktan sizi diğer taraftaki giriş kapısına yönlendiriyor, burdan alışveriş merkezinin diğer kısmına devam ediyorum hala Dubai Mall’dayım, bunlar birbirine bağlantılı binalar bu şekilde bir geçiş yapmışlar, içerde gidiyorsunuz gidiyorsunuz bitmiyor neyse ve yürümeye devam ediyorum. Bu arada buz pistini gördüm, fashion tarafını gördüm, akvaryumu gördüm, food court tarafını gördüm, Emiratileri gördüm, turistleri gördüm, her yerden, her kesimden her türlü insan var, her türlü kıyafet giyen var, şort, normal t-shirt, askılı, vb, İstanbul’da İstinye Park AVM’de gezer gibisiniz burada tek fark burada daha fazla Emiratileri görüyorsunuz ama o kadar Arap yok bizde daha fazla Arap turist var benden söylemesi. (Emirati Ne Demek, bilmeyen varsa kısaca, Ülke dışında Emirati, ülke içinde ise Emirati veya yerli olarak anılırlar, kendilerini Expatlar gibi birçok yabancıdan ayırmak için).

Levhaları takip ederek sonunda yürüyen derviş muradına ermiş diyerek dış avluya çıktım ve muhteşem bir manzara var dışarda. Çok güzel de bir saatte gelmişim buraya saat 18:00 civarında, birazdan şov başlayacak. Karılaştığım manzara gerçekten göz alıcı,  tam karşımda Souk Al Bahar, önünde Dubai Çeşmesi, hemen yanında Burj Khalifa, cafeler, restoranlar, turistler, insan kalabalığı ve şehrin büyülü atmosferi. Duba Fountain show henüz başlamamış, insanlar ellerinde telefon kaydetmek için yarışır halde bekliyorlar büyük gösteriyi. Gösteri 18:00-23:00 arasında her yarım saatte bir yapılıyor. İnsanlar suyun muhteşem danışını izlemek için sabırsızlıkla bekliyorlardı bende hemen yanlarında bir yer bulup aynı merakla beklemeye başladım. 2-3 dakika sonra suyun dansı muhteşem bir müzik eşliğinde başladı, önce ışıklar kapanıyor ardan müzik ve sonra suyun dansı… Yaklaşık 4-5 dakikalık bir şovdan bahsediyoruz ama su gerçekten 150 metreye kadar yükseliyor burada. İzlemesi çok keyifli bir gösteri, ben epeyce izledim. Dubai’nin müthiş su şovunu izlemek için gölette ufak gezinti yapabilirsiniz ama bence hiç gerek yok, burada paralı bir aktivite hiç gerekli değil. Su gösterisini zaten her yerden istediğiniz gibi görebiliyorsunuz, siz bakmayın gelmeden her yerde bilet sattıklarına gerçekten turistlere yönelik gereksiz bir seçenek. Burada Burj Khalifa'nın muhteşem binasının ihtişamını izleyip resimlerini çektim, sonrasında Souk Al Bahar’a devam ettim. İçerisi inanılmaz güze, tarihi bir çarşı, yerel ve tarihi şeyler satılıyor. Baharatçılar çarşısı gibi. Binanın koseptine gerçekten bayıldım İnanılmaz bir mimari, burası aynı zamanda Milano Duomo’daki Galleria Vittorio Emanuele II’ye biraz benzettim belki de ambiyansı. Biraz Beyoğlundaki tarihi mekanlarda da benzetmedim değil. Ayrıca içerde yer alan barlar ve cafeler gecenin geç saatlerine kadar hem turistlere hem de şehirde çoğunlukta olan expatlara hizmet ediyor. Time Out Market’de burada yer alıyor. Buradan tekrar avluya çıktım şov devam ediyor dışarda, saat 23:00’e kadar her yarım saate bir. Alışveriş merkezi de Cuma Cumartesi gece yarısına kadar açık, hafta içi günlerde 23:00’e kadar açık. Burada resim tatil günleri Cuma ve Cumartesi. Bir dipnot tüm AVM’ler için aynı durum söz konusu.

Burada şöyle bir sorun var AVM kapanınca ve toplu taşıma olanakları da daha kısıtlı olunca taksi için inanılmaz bir kalabalık var, görevliler ilgili alanda insanları sıraya alıyorlar ve buradan sırayla gelen taksilere binerek devam ediyorsunuz. Ben bu kadar kalabalıkta beklemek istemedim, yaklaşık 100 kişi vardı sırada, bekleme alanı var, bekleme alanı dışında bir bekleme alanı oluşturmuşlar. Yoldaki taksi bekleme alanına yürüdüm ve oraya uygulama üzerinden taksi çağırdım ama bu kalabalıkta taksiyle buluşamadık ve beni yerel bir taksici tabiri caizse kaptı ve götürdü. Gerçekten taksicier çok ilginç çoğu Hintli bu arkadaşların biraz farklılar diyebilirim sadece. Ama yine de uygulama üzerinden bir taksi ile gitmeyi tercih ederim. Otele varış sonra hemen biraz Roof barda şehir manzarası izleme ardından kapanış ile biraz da sahile inip sahilde şezlonglarda yıldızları ve şehri seyretmek çok keyifliydi, sonunda günün yorgunluğu ile odaya dönüş.

Dubai blog ara notlar;

2.günün değişik anılarından biri Souk Al Bahar’da oldu, burasının mimari çok güzel olunca güzel fotoğraflar çektim, sonrasında da kendi fotoğraflarımı çekmek için telefonun zamanlayıcısını ayarladım ve telefonu uygun bir yere bırakarak bir iki kare fotoğraf çekimi yaptım. Bu sırada Time Out’un güvenlik görevlisi kadın bana fotoğraflarımı çekmeyi teklif etti, normalde teşekkür eder devam ederim çünkü en güzel fotoğraflar yine lkendi çektiklerimden oluyor, açıyı falan güzel ayarlayamıyorlar ama tamam diyerek telefonu verdim bu arkadaşa. Ama Allahım benden daha çok fotoğraf çekmeyi seven birisi ile karşılaşmışım, kadın bana sürekli poz verdiriyor, değiştiriyor, şu tarafa bakım, şimdi çantacınızı bırakın, bir de bu açıdan, yakın plan falan derken çok güzel pozlar yakalamış bu arkadaş, acaip tatlı bir kadındı en son onunla bir selfie çekmeden duramadım. Ama hakkını yememek lazım inanılmaz güzel kareler çıktı ortaya .

Bu akşam bir de Burj Khalifa arkamda binayı boydan alarak bir poz vermek istedim, ama tek olunca bu poz için yan tarafta fotoğraf çerken 2-3 delikanlı genç vardı, onlardan birinden ricada bulundum, çocuk geldi biraz lakayt elinde sigara falan fotoğraf çekiyor, aman dedim artık nasıl çıkarsa, çocuk tek poz çekmiş bir iki üç çekmiştir diye düşündüm baktım tek poz. Ama tek poz 10 poza bedel o genç bir güzel çekmiş Burj Khalifa boydan boya arkamda ben onun önünde boydan, yine şanslı günümdeyim işte.

Dubai Çeşmesi’nin bulunduğu alan inanılmaz kalabalık, burada dış mekanlarda cafe ve restoranlar dışında sokak satıcıları da var, sosisli var, birde Türkish IceCream vardı, Maraş Dondurmasıymış.

Dubai Mall dış avluda bizden bazı restoranlar var; Günaydın, Şef Burak’ın yeri var burası acaip kalabalık, Bosphorus Turkish Cuisine ilk aklıma gelenler.

Dubai Mall Fashion tarafının tuvaletleri içinde ayrı bir parantez açmak lazım gerçekten. Bizde malikanelerdeki tuvaletler gibi ultra lüks, Tuvaletler   alttan ısıtmalı, Dubai’de tüm tuvaletlerde taharet musluğu yok yerine taharet duşu var hepsinde de sıcak su var. Ama buradakilere tuvalet deyip geçmemek lazım, el havluları katlanmış, özel peçeteler, farklı farklı el sabunları, losyonlar hem de AVM’de. Makyaj masaları, ayrı özel el yıkama  bölümleri… Fashion katı bile olsa bizde olsa maalesef çoktan gitmişti içerdeki malzemeler. Bir de gittiğim her halka açık tuvalette mutlaka bir görevli vardı, her tuvalete giren kişiden sonra ufak bir temizlik.

Bir de Dubai genelinde güvenlik görevlileri Siyah takım elbise giyiyorlar, beyaz gömlek ile fit bir şekilde oluyor takım elbiseleri de. Bu arkadaşların çoğu Hintli yada Pakistani ve  siyahi. Ama acayip güven verici duruyorlar, giydikleri kıyafetten mi, emin duruşlarından mı bilemedim, şöyle yap dese tamam diyerek yaparsınız kesin.

Otelin Roof’u gece 12’de kapanıyor, manzarası çok güzel. Tüm Dubai şehri ayaklarınız altında, isterseniz bar kısmında oturun, inanılmaz farklı oturma alanları yapmışlar, gün batımını buradan izlemek çok çok keyifli, güneş bambaşka batıyor zaten Dubai’den. Şehre ve denize karşı keyifli vakit geçirmek için güzel bir yer olmuş. Menüden sipariş verebileceğiniz kısıtlı da olsa birkaç yemek seçeneğiniz var Roof Bar için. Restoranın sanırım 3-4 tane farklı A la Carte restoranı var. Alt katta diğer restoranlar.  Burada güzel bir salıncak var denize karşı ya da şehri arkanıza alıp güzel pozlar verebilirsiniz. Ben bir akşam keyfi için burayı tercih ettim, barda istediğiniz gibi alkollü içecek siparişi de verebiliyorsunuz. Dışarda restoranlarda da alkolle içecek siparişi verebiliyorsunuz, sadece marketlerde alkollü içecek satışı yok. Sadece belirli market benzeri yerlerde alkollü içecek alabiliyorsunuz pasaportunuzla onun dışında da yerel dükkanlar varmış doğrudan alkollü içecek alabileceğiniz. İnsanlar gayet rahat alkol alabiliyor burada sadece yolda yürürken ya da sahilde oturup alkol alamazsınız. Dubai’ye gelmeden evvel insanlarda bir soru işaret oluyor doğal olarak efenim şeriat ile yönetiliyor nasıl oluyor falan diye ama adamlar turizm öncelikli bir şehir yaratmışlar, o yüzden o şeriat yönetimi sözde kalmış ve uygulanmıyor, özellikle Dubai çok serbest. Dubai Marina, Palm Adası,  Palm Jameriah, Dubai Mall kısımları oldukça turistik ve buralarda Emiratileri Duba Mall dışında pek göremezsiniz. Şehrin önceliği turistler gerçekten, turizm ile geçinen bir ülke bunu her yerde görebilirsiniz. Her yer için giriş bileti var, her yer için tanıtım var, bu konuda çok başarılı olduklarını söyleyebiliriz. Bu kadar turizm odaklı olunan bir yerde zaten insanların raht olması da kaçınılmaz oluyor. Herkes biz gibi turistleri kaçırmıyorlar, şimdiye kadar duyduğumuz hep Dubai pahalı Dubai pahalı şeklindeydi. Şöyle bir soru var şimdi aklımda Dubai mi pahalı değil yoksa biz mi artık çok pahalıyız ayırt edemedim, ama orada çalışan biraz daha alt kademeden görevlilerin söylediği burası pahalı bir şehir yönünde. Konudan konuya atlamak gibi oluyor ama sanırım Dubai Mall’ın food court’unda yer alan Günaydın’da yaprak döner porsiyon 30 AED’ydi 1 AED=9,32 TL 30 AED=279,60 TL, şaka gibi bizim herhangi AVM’nin yemek katında yer alan Günaydın’da Yaprak Döner Porsiyon kaç lira peki üşenmedim bakmak istedim Yemek Sepetinden fiyatına baktım 1 porsiyon Yaprak Döner 365 TL. Bu nasıl mümkün olabilir, kur var kurla çarpıyoruz hala bizden ucuza satılıyor. Tek örnek bu değil ama aynı marka ve Türk markası olduğu için özellikle yazmak istedim. Bir de McDonald’s örneğine yer verebilirim bir BigMac Menü standart seçim sanırım küçük boy oluyor 26 AED 1 AED= 9,32 TL 26 AED=242,32 TL. Yiyecek içecek fiyatları kesinlikte bizden daha ucuz, kendi para birimine göre hesaplamadan bahsetmiyorum, kuru bizim para birimine çevirerek hesapladığımda bile aynı durum söz konusu. Örneğin havalimanında giderken bir küçük su aldım 3 Euro 111 TL’ye, Dubai’de marketten 1,5 litre büyük su aldım karşılığından 20 TL ödedim. Ufak sular yaklaşık 6-7 TL. Şık restoranlara gidip ödediğimiz fiyatlar da bizdeki şık restoranlara gidip ödediğimiz fiyatlardan daha uygun. Markete gittim aynı marka olması açısında Carrefour Markette ithal muz fiyatı 7,95 AED = 74,09 TL Türkiye’de Carrefour Marketten baktım fiyatına 1 kg ithal muz 99,90 TL.

Dubai Pahalı söylemlerine gelsin bu söylediklerim bizde gerçekten bir yanlışlık var ama haydi bakalım burası çok da yeri değil.

Dubai’de pahalı şeyler tabii ki var ne pahalı, ulaşım pahalı. Her yere toplu taşıma ile ulaşmak çok zor ya da imkansız o yüzden taksi kullanmanız gerekiyor yada Careem yada Uber gibi bir uygulama ile taksi hizmeti almak gerekiyor. Ama yine de bir yerden bir yere taksi ile gitmek gerektiği için ulaşım pahalı oluyor. Araç kiralarsanız epey uygun, günlüğü yaklaşık 20 USD karşılığında araç kiralayabilirsiniz. Otobanları 6 şerit gidiş 6 şerit geliş olduğunu düşününce şehirde hiç bilmeden araba kullanmak da biraz zor. Ama burada yaşayan birisi için araba almak çok uygun fiyatlı olduğu için bu tarz sorunları da hiç olmuyordur. Hatta Dubai’de vergi olmadığı için her yerde ultra lüks araçları görebilirsiniz. Bu araçlara sahip olmak burada gerçekten bir lüks değil.

Dubai’de taksi kullanımı ile ilgili de şöyle bir ipucu verebilirim; trafiğin yoğun olduğu saatlerde bir taksi ihtiyacınız varsa mutlaka Careem üzerinden önden peşin ödeyerek gidin. Hala Taksi Hala Maxi gibi yerel bir taksi çağırırsanız gideceğiniz yere taksimetre açtığı için taksimetre kadar ödersiniz, yoğun trafik saatlerinde daha fazla bekleme olduğu için taksi ücreti daha fazla tutacaktır. Ama trafik olmayan saatlerde kesinlikle yerel taksiler uygulamadan çağırılan özel taksilere göre çok daha uygun oluyor. Yerel taksilerde taksimetre 5,50 ve 6,50’den açılıyor. Uygulama üzerinden elektrikli araç çağırırsanız %95 Tesla gelir, burada her yer Beyaz Tesla  Otonom araçlar değil gelenler bildiğiniz içinde şoförü olan araçlar bunlar. Hindistan ve Pakistan vatandaşı çok fazla şoför var çoğunlukla Hintli’ler. Dubai genelinde biraz daha normal ve alt kademe görevlerde çalışanlar genelde Hintli, Pakistani yada Afrika kökenlilerden oluşuyor. Bu sebeple bazı yerlerde bazı insanlarla konuşurken telaffuz sorunu yaşayabilirsiniz, birkaç yerde çok zor  anladım konuşulanları. Özellikle orta düzey çalışanlarda o kadar çok alışmışlar ki onlarla konuşmaya, kendileri de bu şekilde konuşmaya başlamışlar maalesef, telaffuz biraz sıkıntılı.

Bu kadar farklı milletin yaşadığı bir ülkede bir şehirde güvenlik oranı nasıl %99,9 olabilir ki? Nasıl güzel bir sistem kurmuşlar, etrafta hiç polis yada güvenlik gücü görmezsiniz ama her yerde kamera var. Tüm denetimler kameralar ile yapılıyormuş şehirde. Sıkıysa suç işleyin cezasına katlanabilir misiniz?

3.gün

Dubai’de 3.gün sabahında yine kahvaltı ile başlangıç ardından kısa bir deniz keyfi sonrasında öğlene doğru odaya geçerek hazırlanış ve plan 11:30 shuttle ile Emirates Hill’e gitmek. Sonra buradan da Old City bölgesine gidip, Dubai Frame ve Gelecek müzesini görmek. Yine planlar A iken B oldu, shuttle için indiğimde maalesef gitmişti, önceden haber de vermediğim için beni beklememişti tabi  O zaman aslında daha önce düşündüğüm B Planı devreye girdi hemen şehri Hop-on Hop-off Bus ile gezmek. Biraz araştırma yapmıştım benim bulunduğum bölgede Atlantis Otel duraklardan birisi. Mavi ve Kırmızı Hat olmak üzere iki hat var City Sightseeing otobüslerinde günlük yada iki günlük bilet alma seçeneği var, aslında 2.gün 2 günlük bilet alsaydım daha uygun olabilirdi.  Big Bus ve City Sightseeing farklı firmalar, hangisine bilet aldıysanız onunla seyahat edebiliyorsunuz, biletinizi kaybetmeyin her binişte şöyle ufaktan bir kontrol ediliyor.

Dubai’de şehri çift katlı otobüs ile gezmek için alternatiflerden iki tanesi City Sightseeing ve  Big Bus  otobüs turları hakkında özet bilgi geçersem, bu otobüsler, şehri keşfetmenin en popüler ve kolay yollarından birisi. Açık hava, üstü açık çift katlı otobüslerde sunulan bu hop-on, hop-off turlar, şehrin en önemli turistik bölgelerini kapsıyor ve duraklarda istediğiniz kadar inip binme özgürlüğü sağlamakta.

City Sightseeing Dubai Turları ve Rotaları

City Sightseeing Dubai’nin rotaları, kırmızı, mavi ve sarı olmak üzere birkaç ana hatta ayrılır:

Kırmızı Hat (City Tour):

•            Rotası: Bur Dubai, Dubai Müzesi, Dubai Creek, Al Fahidi Tarihi Bölgesi gibi şehrin tarihi bölgelerine odaklanır. Eski şehirdeki geleneksel pazarları ve kültürel mekanları gezmek için idealdir.

Mavi Hat (Marina Tour):

•            Rotası: Dubai Marina, Palm Jumeirah, Atlantis Otel ve JBR gibi yeni ve lüks bölgeleri kapsar. Dubai'nin modern yüzünü keşfetmek isteyenler için uygundur.

Sarı Hat (Beach Tour):

•            Rotası: Jumeirah Plajı, Burj Al Arab, Madinat Jumeirah, ve Jumeirah Camii gibi ikonik mekanlara ulaşır. Plaj ve eğlence bölgelerine odaklanır.

Tura Dahil Hizmetler ve Öne Çıkan Özellikler

•            Esnek Bilet Seçenekleri: 24 saatlik, 48 saatlik veya 72 saatlik biletler alabilirsiniz. Bu süre içinde sınırsız sayıda inip binme hakkına sahipsiniz.

•            Sesli Rehber: Dubai'nin tarihini ve kültürünü anlatan çok dilli sesli rehber sistemi sunulmaktadır.

•            Ücretsiz Girişler: Tura katıldığınızda Dubai Müzesi gibi bazı yerlere ücretsiz giriş ve ücretsiz tekne turları gibi ek avantajlar varmış.

•            Gece Turları: Dubai’nin gece ışıkları altında parlayan şehir manzarasını görmek isteyenler için özel gece turları da mevcuttur.

Bilet Satın Alma ve Fiyatlar

Biletler City Sightseeing Dubai'nin resmi internet sitesinden, otobüs duraklarında ya da Dubai'nin çeşitli turizm acentelerinden satın alınabilir. 24 saatlik biletler genellikle daha ekonomik iken, daha uzun süreli biletlerde ekstra avantajlar ve ek güzergahlar sağlanabilir.

Dubai City Sightseeing turları, kısa süreli ziyaretlerde veya şehri kolay ve geniş kapsamlı bir şekilde gezmek isteyenler için ideal bir seçenektir.

Big Bus Dubai Turları ve Rotaları

Big Bus Dubai, Kırmızı Hat (City Tour), Mavi Hat (Marina Tour) ve Yeşil Hat (Beach Tour) olmak üzere üç ana hatta sahiptir:

Kırmızı Hat (City Tour):

1. Rotası: Dubai Creek, Dubai Müzesi, Altın ve Baharat Çarşıları gibi şehrin eski bölgelerini kapsar.

2. Görülmesi Gereken Yerler: Al Fahidi Tarihi Bölgesi, Dubai Müzesi, Eski Dubai Çarşısı.

Mavi Hat (Marina Tour):

1. Rotası: Dubai Marina, Atlantis Hotel, Palm Jumeirah gibi lüks ve modern bölgeleri kapsar.

2. Görülmesi Gereken Yerler: Dubai Marina, Palm Jumeirah, Atlantis The Palm.

Yeşil Hat (Beach Tour):

1. Rotası: Plajlar, Burj Al Arab, Jumeirah Camii gibi popüler turistik bölgeleri içerir.

2. Görülmesi Gereken Yerler: Jumeirah Plajı, Burj Al Arab, Madinat Jumeirah.

Big Bus Dubai’nin Sunduğu Avantajlar

• Esnek Bilet Seçenekleri: 24 saatlik, 48 saatlik veya 5 günlük biletler alınabilir.

• Sesli Rehber: 12’den fazla dilde sesli rehber sunulur ve yolculuk boyunca Dubai'nin kültürü ve tarihi hakkında bilgi alınabilir.

• Ücretsiz Ekstra Deneyimler:

  • Dubai Creek’te Abra tekne turu

  • Dubai Müzesi ve çeşitli cazibe merkezlerine ücretsiz giriş

• Gece Turu: Dubai’nin ışıklı şehir manzarasını görmek isteyenler için gece turları da mevcuttur.

Otelden taksi ile Atlantis Otele geçip durağın yerini öğrenip City Sightseeing/Big Bus durağında indim. Atlantis Adventure içinde durak. Buradan bilet aldım, iyi ki böyle yapmışım internetten indirimli olarak satılan biletle bile daha pahalıydı, günlük 150 AED karşılığında bilet aldım ve yaklaşık 5 dakika sonra gelen City Sightseeing otobüs ile şehir turu başladı. Diğer şehirlerdeki çift katlı şehir turu otobüslerinde bir farkı gidiş geliş olarak çalışmıyor burada otobüsler. Tek bir rota üzerinden ilerliyor son durağa gittikten sonra ilk durağa direk geçiş yapıyor. Yarım saatlik periyodlarla geçiyor sabah 09:00 akşam 17.00 arasından çalışıyor. Günün yarısına geldiğim için çok hızlı hareket etmek gerekecek. Ben tura Mavi Hat ile 3.durak olan Atlantis The Palm’dan başladım ve Dubai Mall’a kadar giderek mavi hattı tamamladım. Mavi hattın durakları sırasıyla bu şekilde;

1 The Dubai Mall

2 Souk Madinat Jumeirah

3 Atlantis The Palm

4 Fairmont The Palm

5 Hilton Dubai Palm Jumeirah

6 Dubai Marina Mall

7 The Beach @ JBR

8 Marina Promenade

9 Grosvenor House Dubai

10 Infinity Tower

11 Mina Seyahi

12 Mall of the Emirates (Buradan direkt olarak ilk durağa dubai Mall’a devam ediyor.)

Dubai Mall’da mavi hattan inip Kırmızı hatta geçtim, onun durakları da sırasıyla bu şekilde;

1 The Dubai Mall

2 Museum of the Future

3 Al Seef Contemporary Area

4 Al Seef Heritage Area ( Dhow cruise )

5 Al Fahidi Historical District

6 Dubai Museum

7 Old Souk

8 Al Shindagha Museum

9 Gold & Spice Souk

10 Riviera Hotel Dubai

11 Dubai Creek

12 Sheraton Dubai Creek Hotel & Towers

13 The Dubai Frame

Hemen ikinci durak olan Gelecek Müzesi durağında inip müzeye doğru ilerledim. Dış cephesi, sadece yapının işlevini değil, aynı zamanda Dubai’nin geleceğe yönelik vizyonunu da simgeleyen çarpıcı bir mimari şaheser niteliğinde. Müzenin oval şekli, sürekli bir gelişimi, bilgi ve ilerlemenin sürekliliğini temsil eder nitelikte. Orta kısmındaki boşluk, geleceğin henüz tamamlanmamış, keşfedilmeyi bekleyen bir alan olduğunu ifade ediyor. Bu yapısıyla müze, geleneksel binalardan oldukça farklı, dikkat çekici ve modern bir tasarıma sahip görünümde ve sizi ilk görüşte hemen cezbediyor.

Dubai Gelecek Müzesi (Museum of the Future), gelecekteki teknolojilerin ve bilimsel gelişmelerin insan yaşamını nasıl şekillendireceğine dair vizyon sunan, dünyadaki en yenilikçi müzelerden biridir. Şeyh Muhammed bin Rashid Al Maktoum tarafından kurulan müze, insanlığın karşılaşacağı çevresel, sosyal ve teknolojik zorlukları ele alırken yaratıcı çözümler sunmayı amaçlıyor. Müze, 2022 yılında açılmış ve şimdiden Dubai'nin ikonik yapılarından biri haline gelmiş.

Mimari Özellikleri

Gelecek Müzesi’nin mimarisi oldukça çarpıcı ve dikkat çekicidir:

• Yapı: Oval şekli ile sonsuzluğu ve ilerlemeyi simgelerken, yapıdaki delik kısımlar ise "bilinmeyeni" ve "geleceği" temsil eder.

• Cephe: Arap kaligrafisi ile kaplanmış çelik bir cepheye sahiptir. Ünlü sanatçı Mattar bin Lahej tarafından hazırlanan bu kaligrafide, Şeyh Muhammed’in geleceğe dair sözleri yer alır.

• Sürdürülebilir Tasarım: Müze, sürdürülebilir enerji kullanımı düşünülerek tasarlanmıştır ve LEED Platinum sertifikasına sahiptir.

Müzede Sunulan Deneyimler ve Sergiler

Gelecek Müzesi’nin her katında farklı bir tema ve deneyim sunulur:

1. Uzay Araştırmaları ve Gelecek:

   • İnsanoğlunun uzaydaki varlığını ve gelecekte Mars gibi gezegenlerde yaşamın nasıl olabileceğini gösteren interaktif sergiler yer alır. Özellikle çocuklar için uzayla ilgili simülasyonlar ve görseller mevcuttur.

2. İnsanlık ve Sağlık:

   • Sağlık teknolojilerinin gelişimi, genetik mühendislik ve biyo-teknolojiler üzerine sergilerle insan sağlığının gelecekte nasıl değişeceğine dair bir bakış açısı sunar.

3. Çevre ve Ekosistemler:

   • Çevresel sürdürülebilirlik, iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik ve doğal kaynakların korunması gibi konular işlenir.

4. Akıllı Şehirler ve Toplum:

   • Geleceğin akıllı şehirleri ve toplulukları nasıl olacak? Robotlar, yapay zeka ve dijital yeniliklerin şehir hayatını nasıl değiştirebileceğine dair etkileşimli bir deneyim sağlar.

5. Yapay Zeka ve Robotlar:

   • Ziyaretçiler, yapay zeka, robotik sistemler ve gelecekteki iş dünyasının nasıl dönüşeceğini gösteren simülasyonlarla tanışabilir.

Gelecek Müzesi'ni Ziyaret

• Bilet Satın Alma: Müze biletleri önceden rezervasyon yapılarak alınmalıdır. Online bilet almak, yoğun dönemlerde giriş için sıra beklemeden müzeyi ziyaret etmenizi sağlar.

Giriş katında robotik cafe epey göz alıcı nitelikte, servis robotu tarafından alınan sipariş robot tarafından hazırlanarak servise hazır hale getiriliyor. Bu robotlar, özel sensörlerle yön bulur, hareket eder ve çarpışmaları önlemek için akıllı algoritmalar kullanırlar.

Ardından müzeden ayrılıp durağa doğru gidip diğer otobüsü bekliyorum, yaklaşık 5 dakika sonra otobüs geliyor ve tura devam ediyorum. Sonrasında ki durağım sırasıyla önce Al Seef ardında Al Fahidi bölgesi oluyor.

Al Seef, Dubai'nin Eski Şehir bölgesinde yer alan, Dubai Creek kıyısında konumlanmış bir alan olup, hem geleneksel hem de modern unsurları harmanlayan bir yerleşimdir. Bu bölge, Dubai'nin tarihi ve kültürel mirasını yaşatırken, aynı zamanda modern yaşam tarzını da sunmaktadır. Al Seef, hem turistler hem de yerel halk için çeşitli aktiviteler, alışveriş ve yemek olanakları sunar. Bu bölge bizim Galata köprüsü ve Eminöünü Kapalıçarşıya doğru devam eden bölgeye çok benziyor. Burada bir Türk Dondurma tezgahına rastladım yine, Maraş’tan geliyormuş dondurma, bir Kazak Türkü çalışıyordu, Türkçe de biliyordu biraz sohbet ettik, dondurma alıp sokakları ve bölgeyi keşfe devam ettim. Burada fotoğraf çekmek isteyenler için ikonik Starbucks’u görmeden geçmeyin.

Al Seef’in Özellikleri

1. Tarihi ve Kültürel Atmosfer:

   • Al Seef, geleneksel Arap mimarisini yansıtan binaları, dar sokakları ve rüzgar kuleleri ile dikkat çeker. Burası, ziyaretçilerin Dubai’nin geçmişine dair bir yolculuk yapmalarını sağlar.

2. Alışveriş ve Yemek:

   • Al Seef, çeşitli dükkanlar, butik mağazalar ve restoranlarla doludur. Geleneksel el sanatlarından modern tasarımlara kadar pek çok ürün bulmak mümkündür. Ayrıca, yerel lezzetler sunan restoranlar ve kafe seçenekleri de mevcuttur.

3. Su Kenarı ve Abra Gezintileri:

   • Dubai Creek’in hemen kıyısında bulunan Al Seef, güzel bir yürüyüş yolu sunar. Ziyaretçiler, buradaki teknelerle (abra) kısa gezintiler yaparak Dubai’nin tarihi alanlarını keşfedebilir.

4. Kültürel Etkinlikler ve Festivaller:

   • Al Seef, yıl boyunca çeşitli kültürel etkinliklere ev sahipliği yapar. Geleneksel müzik ve dans gösterimleri, sanat sergileri ve festivaller gibi etkinlikler, ziyaretçilere farklı deneyimler sunar.

5. Starbucks ve Diğer Kafeler:

   • Al Seef’teki Starbucks, hem yerel hem de uluslararası lezzetler sunar. Ayrıca, diğer kafelerde yerel kahve ve tatlıları deneyimlemek de mümkündür.

Ziyaret İpuçları

• En İyi Zaman: Al Seef, özellikle akşam saatlerinde ziyaret etmek için idealdir. Gündoğumu ve gün batımında özellikle güzel manzaralar sunar.

• Yürüyüş: Bölgeyi keşfetmek için yürüyüş yapmanızı öneririm; dar sokakları ve tarihi binaları görmek için harika bir fırsat.

• Fotoğraf Çekimi: Al Seef, fotoğraf çekmek için de harika bir yerdir; geleneksel Arap mimarisi ve Dubai Creek manzarası, güzel kareler elde etmenizi sağlar.

  
  

Al Seef, Dubai’nin tarihi ve kültürel zenginliklerini bir arada sunduğu için, şehri ziyaret edenler için kaçırılmaması gereken bir yerdir. Hem alışveriş yapabilir hem de güzel bir yemek deneyimi yaşayabilirsiniz.

Al Fahidi Tarihi Mahallesi, Dubai’nin en eski ve en önemli kültürel bölgelerinden birisi, burası, modern Dubai'nin aksine, 19. yüzyılın sonlarında inşa edilmiş geleneksel Arap mimarisini ve tarihi yaşamı yansıtıyor. Dubai Creek kıyısında yer alan bu mahalle, bir zamanlar inci tüccarlarının ve varlıklı Arap ailelerinin yaşadığı bir yermiş. Günümüzde Al Fahidi, geçmişi yaşatan yapıları ve kültürel merkezleri ile Dubai'nin ruhunu yakından tanımak isteyenler için harika bir destinasyon.

Al Fahidi Mahallesi’nin Öne Çıkan Özellikleri

Rüzgar Kuleleri (Barjeel):

1. Mahallenin en dikkat çeken unsurlarından biri olan geleneksel rüzgar kuleleri, Arap mimarisinin özgün bir parçasıdır. Bu kuleler, doğal hava akışı yaratarak yapının içini serinletir ve bölgede klima öncesi dönemde kullanılan etkili bir iklimlendirme sistemi olarak öne çıkar.

2. Dar Sokaklar ve Avlular:

   • Al Fahidi, dar sokakları, küçük avluları ve yüksek duvarları ile eski Dubai'nin mahalle kültürünü hissettirir. Bu yapı, güneş ışığını keserek mahallenin serin kalmasına yardımcı olur ve ziyaretçilere nostaljik bir atmosfer sunar.

3. Kültür ve Sanat Merkezleri:

   • Al Fahidi, birçok kültür merkezi ve sanat galerisine ev sahipliği yapar. El Fahidi Kültür ve Sanat Merkezi, geleneksel Arap sanatları, el sanatları ve İslam sanatı hakkında bilgiler sunar.

   • Dubai Kültür ve Sanat Otoritesi tarafından yönetilen pek çok galeri ve sergi, bölgenin kültürel mirasını yaşatmak ve tanıtmak amacıyla düzenlenir.

4. Al Fahidi Kalesi ve Dubai Müzesi:

   • Bu mahalleye yakın olan Al Fahidi Kalesi, Dubai’nin en eski yapısıdır ve Dubai Müzesi olarak hizmet verir. Ziyaretçiler, Dubai’nin tarihi ve kültürel geçmişine dair zengin bir bilgi birikimi sunan bu müzeyi gezerek şehrin modernleşme sürecini daha iyi anlayabilirler.

5. Kahve Müzesi ve Kafeler:

   • Al Fahidi’deki Kahve Müzesi, Arap kültüründe kahvenin rolünü vurgular ve geleneksel kahve yapım yöntemlerini sergiler. Ayrıca bölgedeki otantik kafeler, misafirlere yerel lezzetleri ve geleneksel Arap kahvesini deneyimleme imkanı sunar.

Al Fahidi Mahallesi, Dubai’nin modern gökdelenlerinin ötesindeki tarihsel köklerini, kültürel çeşitliliğini ve geleneksel Arap mimarisini görmek isteyenler için eşsiz bir fırsat sunuyor, burası bu sebeple beni inanılmaz etkiledi.

Ardından rotam Old Souk. Bölge Eminönü’nün bir benzeri nitelikte, Old Souk’ta  Kapalıçarşı gibi, esnaf ve çalışanlarda benzerler, yakaladımı bırakmıyorlar. Ben çok çok iyi pazarlık yaparak hediyelik şal vb şeyler aldım. (Çok çok iyi pazarlık yaptığımı düşündüm aslında ama o kadar yüksekten başlıyorlarmış ki fiyatları söylemeye ancak normal fiyatına alabilmişim, ki çok sağlam pazarlık yaptım, vaktim kısıtlı olmasa daha iyisini kesin yapardım). Kredi kartı kullanımı pek yaygın değil, bir iki yerde var, kredi kartı ile ödeme yapacaksanız bir yerden bir şey alıyorsunuz sizi 10 dükkan öteye götürüyorlar pos cihazı için. Ama yine de çok güzel şeyler alabiliyorsunuz özellikle etnik şeyler için çok ideal bir yer. Koku çok fazla var her yerde Dubai esasında kokusu ile ünlü ama ben cesaret edemedim o kokuları koklamaya, son dönemlerde epey alerjik bir yapıda olduğum için alerjim tutsun istemedim.

Burası hakkında biraz özet bilgi vermek gerkirse; Dubai Old Souk veya diğer adıyla Dubai Spice Souk (Baharat Çarşısı), Dubai'nin eski şehir bölgesinde yer alan, tarihi dokusunu koruyan bir çarşıdır. Dubai Creek’in yanında, Al Fahidi ve Deira bölgelerine yakın bir konumda bulunur ve şehirdeki en eski pazar yerlerinden biridir. Old Souk, Dubai'nin geleneksel ticaret geçmişini hissetmek ve yerel ürünleri deneyimlemek için ideal bir yerdir.

Old Souk’ta Bulabilecekleriniz

1. Baharatlar:

   • Old Souk, her türlü baharatın satıldığı renkli ve kokulu tezgahları ile ünlüdür. Safran, zerdeçal, kakule, karanfil, tarçın gibi pek çok egzotik baharat burada bolca bulunur. Ziyaretçiler, tezgahlardan baharatların kokusunu alarak gezebilir ve Orta Doğu’ya özgü pek çok lezzeti burada deneyimleyebilirsiniz.

2. Kurutulmuş Bitkiler ve Çaylar:

   • Baharat tezgahlarının yanında bitki çayları, kurutulmuş otlar ve doğal şifalı ürünler de bulabilirsiniz. Özellikle nane, adaçayı, yasemin çayı ve Arap kültürüne özgü karışımlar burada oldukça popülerdir.

3. Kuru Yemiş ve Tatlılar:

   • Hurma çeşitleri, kuru üzüm, incir, badem gibi çeşitli kuru yemişler, Arap mutfağında yaygın olarak tüketilen tatlılarla birlikte tezgahlarda yer alır. Dubai'nin meşhur hurmaları ve hediyelik şekerlemeler almak için ideal bir yerdir.

4. Parfümler ve Buhurlar:

   • Arap kültüründe parfümler ve özel kokular önemli bir yere sahiptir. Old Souk’ta, tütsüler ve özel Arap kokuları (oud gibi) satılan mağazalar da bulunur. Bu mağazalarda kendinize özel bir koku karışımı yaptırabilirsiniz.

5. Tekstil ve Hediyelik Eşyalar:

   • Geleneksel el yapımı şallar, Arap motifli kumaşlar, kilimler ve halılar da Old Souk’ta satışa sunulmuştur. Ayrıca, antika görünümlü aksesuarlar, el yapımı takılar ve Arap kültürüne özgü hediyelik eşyalar bulabilirsiniz.

6. Arap Kahvesi ve Kahve Ekipmanları:

   • Old Souk’ta kahve ve kahveyle ilgili ekipmanlar bulabileceğiniz dükkanlar da vardır. Arap kahvesi yapmak için kullanılan cezveler, fincanlar ve özel kahve karışımları burada yaygındır.

Old Souk’ta Alışveriş Yapma İpuçları

• Pazarlık Yapın: Dubai Old Souk’ta pazarlık oldukça yaygındır. Çoğu dükkanda fiyatları düşürmek için pazarlık yapabilir ve ürünleri daha uygun fiyata alabilirsiniz.

• Çeşitleri Deneyin: Satıcılar genellikle baharat, hurma veya çay gibi ürünlerin tadına bakmanıza izin verir. Bu sayede yeni lezzetler deneyebilirsiniz.

• Nakit Bulundurun: Çoğu satıcı nakit ödeme tercih eder. Yanınızda yerel para birimi olan dirhem bulundurmanız önerilir.

Bu bölge modern şehrin aksine geleneksel Ortadoğu mimarisi ve görünümünde, yine temiz olsa da yerler modern şehir gibi pırıl pırıl da değil, burada güvenlik güçlerini yine görmedim etrafta ama bu bölgede biraz daha az güvenilir hissetmedim değil. Etrafta dolaşan insanların çoğu yine turistler çalışanlar ise genelde burada da Hintli. Buraya yarım günden fazla zaman ayırmak gerekiyor ve Al Seef bölgesinden yürüyerek Gold & Spice Souk’a kadar ilerleyebilirsiniz.

Eğer ihtiyacınız var ve altın gümüş alışverişini seviyorsanız Gold Souk ziayaret etmeniz gereken başka bir yer burada. Gold Souk, dünyanın en büyük altın çarşılarından biri olarak bilinir. Burada, farklı tasarımlarda ve stil alternatifleriyle zengin bir altın takı yelpazesi sunulmakta. Çarşıda yaklaşık 300 dükkân bulunmakta ve buradaki ürünler genellikle 22 ayar veya 24 ayar altından yapılmakta. Geleneksel altın takılar, modern tasarımlar, altın külçeleri ve mücevherler gibi çeşitli ürünler bulabilirsiniz. Aynı zamanda, elmas ve diğer değerli taşlarla süslenmiş takılar da mevcut. Fakat buradan alınan altını Türkiye’de bozmak istediğinizde değer kaybı yaşandığına ilişkin bir çok bilgi duydum, alışveriş yapacaksanız araştırmanızı öneririm. Ama fiyatları bize oranla daha uygun.

Buranın devamında dönüş yolunda Dubai Creek üzerinden devam ediyoruz. Dubai Creek, hem tarihi hem de modern unsurları bir arada sunarak ziyaretçilere eşsiz bir deneyim yaşatmakta. Burada geçireceğiniz zaman, Dubai'nin geçmişi ile bugünü arasında bir köprü kurmanıza yardımcı olıuyor. Haliç’in karşı kıyısından Balat tarafını görmek gibi bir his burada olmak.

Dubai Creek, Dubai’nin tarihi ve kültürel kalbini oluşturan doğal bir su yolu. Bu alan, şehrin gelişiminde önemli bir rol oynamış ve geçmişte ticaret ve ulaşım için temel bir güzergah olmuş. Dubai Creek, aynı zamanda hem yerel halk hem de ziyaretçiler için birçok aktivite ve deneyim sunan bir merkez konumunda.

Dubai Creek, şehir merkezinin hemen kuzeyinde, Dubai'nin tarihi bölgeleri olan Deira ve Bur Dubai arasında uzanır. Yaklaşık 14 kilometre uzunluğunda olan bu su yolu, Arap Yarımadası'nın en büyük doğal limanlarından birisi. 19.yüzyılda bölgedeki yerleşimlerin gelişmesine katkıda bulunmuş ve ticaretin merkezi haline gelmiş. Geçmişte, deniz yoluyla gelen malların depolandığı ve dağıtıldığı bir yermiş Bugün hala yerel balıkçıların ve ticaretin sürdüğü önemli bir alan. Dubai Creek’te kullanılan geleneksel abra tekneleri, hem ulaşım hem de turistik geziler için ise popüler. Ziyaretçiler, bu küçük teknelerle su üzerinde geçerek Dubai’nin iki yakası arasında geçiş yapabilirler. Abra yolculuğu, şehrin tarihi dokusunu hissetmek için harika bir deneyim olabilir, vaktim bu kadar kısıtlı olmasaydı mutlaka deneyimlerdim.

Creek boyunca birçok yürüyüş yolu ve parklar var. Dubai Creek Park ise şehrin en büyük parklarından birisi ve geniş yeşil alanları, yürüyüş yolları, bisiklet yolları ve eğlence alanları sunuyor.

Dubai Creek çevresinde birçok kültürel ve tarihi mekan bulunmakta. Dubai Museum (Al Fahidi Fort), Sheikh Mohammed Centre for Cultural Understanding gibi yerler, bölgenin tarihi ve kültürel zenginliklerini keşfetmek için de ziyaret edilebilir.

Al Seef bölgesi hemen karşı yakada görünen buradan izleyebilceğiniz yada gidebileceğiniz yerler tarihi mimarisi ile modern tasarımı bir arada sunmakta.

Dubai Creek boyunca çeşitli restoranlar ve kafeler bulunuyor. Yerel lezzetler otantik mekanlarda denenebilir, veya çay/kahve eşliğinde manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.

Dubai Creek’i ziyaret etmek için en iyi zaman, özellikle akşam saatleridir. Gündoğumu ve gün batımı manzaraları burada oldukça etkileyicidir. Gün batımı burada gerçekten harika görünüyor

Benim tercih ettiğim  Hop-on Hop-off Bus dışında alternatif ulaşıom seçenekleri ile Metro ile Burjuman veya Al Ras istasyonuna inebilir, ardından yürüyerek Creek’e ulaşabilirsiniz.

Maalesef bugünün son servisine bindiğimi düşündüm 17:30 civarında  Hop-on Hop-off Bus bu bölgeden geçerek son durağa doğru yol alacaktı. Bu saatlerde gelen Hop-on Hop-off Bus’a bindim yine de emin olmak için son otobüs olup olmadığını sordum sonuçta görmeyi planladığım yerlerden Dubai Frame’e henüz uğramamıştım. Bu son servis ise sadece otobüs ile önünden geçerek görebilecektim ama şöför ardından bir otobüs daha geleceğini trafikten dolayı saatlerin aksadığını iletti, bu benim şansıma gelişen bir gecikme olmuştu. Bir süre manzara eşliğinde yol aldıktan sonra sonrotam Dubai Frame’de indim.

Dubai Frame, Dubai'nin ikonik yapılarından biridir ve şehrin simgelerinden biri olarak öne çıkmaktadır. 2018 yılında açılan bu etkileyici yapı, modern mimarisi ve sunduğu benzersiz deneyimler ile dikkat çekmekte. Modern mimarisi, etkileyici manzaraları ve zengin kültürel içerikleri inanılmaz bir görürümde.

Dubai Frame, Zabeel Park yakınında, Dubai'nin merkezine oldukça yakın bir konumda yer almakta. Toplamda 150 metre yüksekliğindedir ve iki büyük dikdörtgen çerçeve şeklinde tasarlanmış ve yapının iki tarafı, modern Dubai'nin görkemini temsil ederken, diğer tarafı ise tarihi Dubai'yi temsil etmekte. Cam ve çelikten yapılan yapı, hem estetik hem de işlevsellik açısından oldukça dikkat çekici. Eğer Dubai Frame’e çıkarsanız yüksekliği sayesinde de muhteşem bir şehir manzarası sunar. Üst katından şehrin hem eski hem de yeni yüzünü görebilirsiniz. Bu kat, cam zemin sayesinde şehri ayaklarının altındaymış gibi hissetmenizi sağlamakta. Dubai Frame’in iç kısmında, Dubai'nin tarihini ve kültürünü tanıtan interaktif sergiler bulunmakta. Yapının tepe katındaki gözlem noktasından, Dubai'nin çeşitli simgeleri, gökdelenleri ve tarihi alanları net bir şekilde görebilirsiniz. Özellikle gün batımına denk gelirseniz bu manzara oldukça etkileyici olacaktır. Ama gece görünümü de muhteşem şehrin ışıkları eşliğinde etkileyici.

Dubai Frame, şehrin geçmişi ile geleceği arasında bir köprü görevi görür. Bir yüzü, eski Dubai’yi temsil eden sergilerle doluyken, diğer yüzü modern Dubai'nin gelişimi ve geleceği hakkında bilgiler sunar.

Dubai Frame'e gitmeden önce biletlerinizi online olarak almak önerilir. Ama burada gişeden de rahatlıkla bilet alarak Frame’e çıkabilirsiniz.

Dubai Frame’den çıktıktan sonra son otobüse binerek şehrin ışıkları ve trafiği eşliğinde Dubai Mall son durağına gelerek turu tamamlıyorum. Ama gün tabii ki devam ediyor. Buradan Burj Khalifa metro istasyonuna yürüyorum, Metroya yürümek, yolda yürümek gerçekten zor şehirde, metroyu bulmak da öyle kolay olmadı, arada otopark içine girip oradan asansörle Dubai Mall içine giriş yapıp Burj Khalifa istasyonuna yöneldim. Ve yaklaşık 20 dakikalık bir yürüyüş sonrasında metro istasyonuna geldim. Metro istasyonunda bilet alım gişeleri ve kiosklar mevcut, kiosklarda ayrıca yardımcı olması için görevlilerde vardı. Kiosk’ta gitmek istediğiniz durağı yazıyorsunuz, kaç geçiş için bilet istediğinizi ve hangi sınıf için bilet almak istediğinizi seçiyorsunuz, regular ve gold seçeneği var, sonra kredi kartı ile ödeme yaptıktan sonra  biletiniz basılıyor kiosktan. Aman unutmayın kullandıktan sonra biletinizi atmayın çıkışta yine aynı bileti okutup metrodan çıkış yapıyorsunuz.

Ardından metro katına çıktım. Metroda bazı kurallar bulunmakta; örneğin, yiyecek ve içecek tüketimi yasak. Metroda, kadın ve çocuklar için özel Pembe vagonlar var, gelen metroda ilk vagon sadece kadın ve çocuklara ayrılmıştı, vagondan bizdeki gibi diğer vagonlara geçiş yapabiliyorsunuz ama diğer yolcuların bu alanlara girmemesi beklenir. Çok yoğun bir saat olmamasına rağmen kadınlara ayrılmış vagonda seyahat etmeyi tercih ettim, daha sakin olduğu için yine birçok kadın bu vagonları tercih etmişti. Bu kadar çok Pakistan ve Hindistan vatandaşının yaşadığı bir şehirde özellikle yoğun saatlerde bir seçenek olmuş. Yönlendirmeler uyarılar çok net metroda hangi durakta ineceğinizi hem yazılı olarak görebiliyor hem de anonslar ile bilgi alabiliyorsunuz. Ben Emirates Mall’a geldim, buradan alacağım birkaç alışveriş vardı onları yaptım, ayrıca gelmişken yine bol bol hurma aldım ve saat yaklaşık 9 olmuş hala yemek yemedim  Hemen güzel bir Asya mutfağı ve Uzakdoğu yemeği seçeneği ile yemek tercihimi yapıyorum, Dubai’de Uzakdoğu mutfağı çok başarılıydı. Yemek yediğim her yerde memnun kaldım. Alışveriş merkezi hafta içi günlerde 23:00’de kapanıyor ki artık yerimden kalkacak halim kalmamıştı otel gitmeye bile üşendim. Yine son kapanışa kaldım bu da taksi kuyruğu demek oluyor maalesef, yine de çok beklemeden 5-6 dakika kadar bekledikten sonra taksi sırası bana geldi ve yerel taksi ile otelime doğru yola çıktım. Ve son durak otel odası. Gerçekten bol gezmeli ve çok yorucu bir gün oldu, şimdi dinlenme zamanı.

4.gün

Dördüncü gün Abu Dabi turu…  4.günün sabahı erkenden kalkış çünkü 9.10 geçe tur rehberi beni otelden alacak, bu yüzden hızlıca hazırlandım ve kahvaltıya indim, yine kahvaltı evet 😀  yani her gün ben bu kadar çok yemeyeceğim diyorum ama sonuçta başarılı olamadım. Kahvaltı sonrası hurma eşliğinde espresso ve sonrasında tur rehberinin mesajı geldi ve kapıya çıktım. Eşim toplantısı için gelen taksisi ile yola çıkarken ben de Abu Dabi yolculuğuna başlıyordum. Turla ilgili kısa kısa detaylar da vereceğim arada. Tur rehberimiz Bilal isminde bir Pakistanlı, kendisi gerçekten çok nazik ve efendi bir kişiydi, tur boyunca bizlere çok yardımcı oldu. Haydi tura başlayalım, gelen araç bir standart tur için 4x4 araçlardan, arkası iki koltuklu 7 kişilik olanlardan. Benden önce iki kişiyi alınmıştı, orta koltukta oturuyorlardı. Ben de ön koltuğa Bilal beyin yanına oturdum, ardından başka bir otelden iki yolcu daha alarak yola koyulduk. Tur rehberimiz Pakistanlı, yolculardan biri Rumen, biri İskoç, iki Bosnalı olarak yola çıktık. Yaklaşık 1,5 saatlik bir yolculukla Abu Dabi’ye ulaştık. Dubai’da yollar gerçekten çok geniş ve rahat, otobanlar çok şeritli, her yerde kamera var tüm güvenlik önlemleri kameralar aracılığı ile sağlanıyormuş. İlk durağımız Şeyh Zayid Camii.

Ben Kıyafet falan her şeyimi kılık kıyafet izinlerine göre ayarlamıştım ama tur rehberimiz düşündüğümüzden daha fazla dikkat etmemiz gerektiğini iletti, her zaman değil ama bazen kıyafetler sorun olabiliyormuş. Ben krem rengi pantolon üstüne krem rengi gömlek giymiştim, gömleğim çok az da olsa tenimi gösteriyordu, yani göstermiyor da hani böyle çok hafif tenin görünür ya o yüzden tur rehberimiz riske atmayalım diye yanıma yedek elbise verdi. Diğer kadın arkadaşların kıyafetleri de uygun değildi, onlara da kıyafet verdi, yan, çok temkinli ve hazırlıklıydı sevdim bu yanlarını. Cami’nin hemen yan tarafından otopark alanına girip oradan bir alışveriş merkezi benzeri bir yere geçtik, tur rehberimiz bize serbest zaman verdi bir şeyler almak isteyen olursa diye. Biraz hediyelik eşyalara falan baktık sonra çok büyük başka bir tur grubuyla birleştik. Bizi diğer grubun rehberine emanet edip dönüşte burada tekrar aynı yerde buluşacağımızı iletti. Grup rehberi ile başladık ilerlemeye git git bitmiyor, neyse bizi bir alanda bekletip sırayla çantası olanlar ayrı sırada, olmayanlar ayrı sırada xray cihazından geçerek ilerlemeye devam ettik. Ama o kadar uzun bir yol ki yaklaşık 15 dakika içerde devam ettik. Sonrasında çok büyük bir caminin avlusuna çıktık, burası gerçekten devasa bir yer. Gerçekten çok şık bir mimari yapı var karşınızda bakıyorum incelemeye çalışıyorum. Bu arada her yerde kamera ve güvenlik görevlileri var. Resim çekmek için alanlar ayrılmış, cami dış avlusunun bazı bölümlerine geçmeye izin verilmiyor, çok büyük olduğu için daha kontrollü olabilmek için böyle yapıldığını düşünüyorum. Yarım saat sonra iç avluda buluşmak üzere rehberimizden ayrılıp serbestçe dolaşıp fotoğraf çekimi yapıyoruz. Burada dikkatimi çeken şeylerden biri elleriniz havada fotoğraf çekilemiyorsunuz, oturarak fotoğraf çekilemiyorsunuz. Sebebinden emin değilim ama cami eğlenceli vb gibi bir fotoğraf malzemesi olmasın diye düşünülmüş olabilir, tam emin değilim ama, hatta merak edip sebebini de sordum sadece yasak olduğunu söylemekle yetindi bence görevli de bilmiyordu sebebini. Serbest zaman sonrasında iç avluda tur rehberimizle buluştuk, caminin yapılışı ve diğer bilgileri bizimle paylaştı. Dinledikçe ve öğrendikçe hayretlere düşülecek kadar çok detay var, baktıkça gördükçe etkilenmemek mümkün değil. Ardından caminin içine doğru ilerliyoruz, tur rehberimiz bizim grubu bir sıra ile içeriye aldı, diğer türlü bilet ile giriş yapmanız gerekiyor. Caminin iç aydınlatması, halısı, taşları mimarisi gerçekten göz kamaştırıcı nitelikte. Çıkışta ibadet için ayrılan bölmeye geçerek dua ediyorum. Sonrasında biraz daha caminin dış avlusunu gezip tekrar  geldiğimiz yere buluşma noktasına geçiyorum. İçerilerde klima çalışmasına rağmen dışarı epey sıcak, Ekim ayında yaklaşık 35-36 derecelik bir sıcak hava vardı. Üstümdeki kıyafetler ve başörtüsü ile iyice daralmıştım, cami bahçesinden çıkar çıkmaz hemen üstümdekileri çıkardım off nasıl darlanmışım :) Ardından yine 15 dakikalık bir yol ile başlama noktasına gelip burada ilk tur rehberimiz ile buluşuyorum, yarım saatlik bir yemek molası veriyor bu sırada ben zaten kahvaltıda çok yemişim ancak akşam yemeği yerim, Starbucks’tan bir soğuk kahve alarak üst kata dışarıya çıkıyorum. Burası camiyi uzaktan gören bir yer ama burada cami manzaralı kendi özgün kıyafetlerinizle fotoğraf çekilebilirsiniz. sonrasında tekrar buluşma ve geziye devam. 

Cami hakkında biraz bilgi verebilirim burada yeri gelmişken;

Abu Dabi'deki en ünlü cami olan Şeyh Zayed Büyük Camii Sheikh Zayed Grand Mosque) 2007 yılında tamamlanmış ve dünyanın en büyük camilerinden birisi, aynı zamanda modern İslam mimarisinin en güzel örneklerinden biri sayılmakta. Şeyh Zayed Bin Sultan Al Nahyan tarafından, kültürel bir sembol olarak yaptırılan camii, aynı zamanda hoşgörüyü, çeşitliliği ve birliği temsil ediyormuş.

Mimari Özellikleri ve Detaylarını özetlersek;

Camii, aynı anda yaklaşık 40.000 kişiyi ağırlayabilecek kapasitede ve devasa boyutlarıyla şehrin pek çok yerinden görülebilir durumda.

Camide kullanılan malzemeler oldukça özel ve değerli. Mermer, kristal, altın, yarı değerli taşlar ve el yapımı mozaikler mimarinin zarafetini yansıtmakta. İtalya, Almanya, Mısır, Türkiye, Hindistan ve Çin gibi birçok ülkeden getirilen malzemeler, camii yapısına eşsiz bir zenginlik katmış.

Kubbe ve Minareler, Şeyh Zayed Camii, toplamda 82 kubbeye sahip. Bu kubbelerden en büyüğü 85 metre yüksekliğinde olup dünyanın en büyük kubbelerinden birisi. Camide ayrıca dört ana minare bulunmakta ve her biri yaklaşık 107 metre yüksekliğinde ve caminin anıtsal havasını tamamlıyor

Cami aynı zamanda, İranlı sanatçılar tarafından yapılan dünyanın en büyük el yapımı halısını içermekte. Ayrıca, camide bulunan dev kristal avizeler oldukça ünlü. Almanya’da üretilmiş bu avizelerde Swarowski kristalleri kullanılmıştır ve camii içerisindeki ışıltıyı arttırmakta.

Caminin etrafındaki büyük yansıma havuzları, buraya ayrı bir estetik katarken, geceleri yapılan aydınlatmalarla birlikte muhteşem bir görsel şölen sunuyor. Bu havuzlar, caminin mimari detaylarını yansıtmasıyla fotoğrafçılar ve ziyaretçiler arasında oldukça popüler bir bölüm.

Camii, kendine has aydınlatma sistemiyle geceleri farklı bir görünüme kavuşuyor. Işıklar, ay döngüsüne göre ayarlanır ve caminin beyaz mermerine mavi bir parıltı yansıtır. Bu sistem hem gökyüzüne olan uyumunu gösterir hem de mekâna huzurlu bir atmosfer katıyor.

Yaklaşık 17.000 metrekare büyüklüğündeki ana avlu, dünyanın en büyük avlularından biridir. Beyaz Yunan ve Makedon mermerleriyle kaplı avlu, zarif çiçek motifleriyle süslenmiş. Ziyaretçileri ilk karşılayan alan olan ana avlu, geniş ve açık yapısıyla caminin ihtişamını yansıtmakta. Bu avludan caminin 82 kubbesi ve minareleri görülür, bu da girişte etkileyici bir manzara sunmakta.

İç avlu ise, caminin ana ibadet alanına geçişi sağlayan alanlardan biridir ve dış dünyadan uzaklaşarak ibadet alanına daha sakin bir geçiş sunar. İç avluda 1.000'in üzerinde sütun bulunur; sütunlar altın kaplamalı ve yarı değerli taşlardan yapılan detaylarla süslüdür. Bu süslemeler, iç avlunun manevi atmosferini zenginleştirir.

Her iki avlu da caminin mimari ihtişamını ve huzur verici atmosferini tamamlayan unsurlardır.

Ana namaz salonu yaklaşık 7.000 kişi kapasitelidir ve caminin en geniş ibadet alanı. Bu salon, dünyanın en büyük el yapımı halısına ve devasa Swarowski kristalli avizelere ev sahipliği yapar. Mermer duvarlar ve altın kaplamalar, salonun ihtişamını artırır.  Bu alanın içine girmeden bir koridor alan ile tüm ihtişamı görebiliyorsunuz. Namaz kılma, ibadet etme yerleri farklıydı. Burası belki özel zamanlarda ifade açılıyor olabilir. 

Ana namaz salonunun bir bölümünde ve ayrı bir yan bölümde kadınlar ive erkekler çin özel ibadet alanları ayrılmıştır. Bu alanlar da caminin zarif ve detaylı dekorasyonuyla uyumlu, ancak ana salondan ayrı.

Ayrıca İhtiyaç durumunda kullanılmak üzere tasarlanmış olan yan namaz salonları, ek ibadet alanları olarak hizmet veriyormuş. Bu alanlar, ana namaz salonunun dekoratif özellikleriyle uyumlu olacak şekilde tasarlanmıştır ve yoğun günlerde kapasiteyi artırır.

Özellikle cuma ve bayram namazlarında kullanılan ana avlu da ibadete açıktır ve cami kapasitesinin üst sınırına ulaştığı durumlarda ibadet için kullanılabilirmiş.

Özetle Şeyh Zayed Camii, İslam kültürünün hoşgörüsünü ve birleştirici gücünü simgelemekte. Bu yapıyı ziyaret edenlere yalnızca mimari değil aynı zamanda kültürel ve dini bir deneyim de yaşatılıyor.

İkinci durağımız bir tarihi eserler, hediyelik eşyalar alabileceğiniz özel bir yer, art museum diye geçiyor ama özel bir yer. Burada antika eserler, özel el yapımı halı ve diğer ürünler var. Bizim Kapalıçarşı’daki halı kilim satan yerler gibi düşünün üstüne bir de antika eserleri var, müze gibi ama değil. Tur şirketleri ile anlaşmalı bir yer sanırım, sürekli ufak odak gruplar geliyor, her bir çalışan size özel olarak sunum yapıyor, eseriler, tanıtıyor. Bana kalsa burayı gelip gezmezdim ama bu kadar da olacak diyelim. Bizim turdan bir kişi çok güzel bir deve yününden şal aldı, kaşmirden daha özelmiş yaklaşık 250-260 dirhemdi.2300-2400 TL gibi bir rakama denk düşüyordu bizim para birimize göre gittiğimiz dönemde. 

Buradan ayrıldıktan sonra 3.lokasyon Emirates Heritage Village. Emirates Heritage Club tarafından yönetilen bu köy, özellikle turistler için BAE'nin kültürel mirasını, geleneksel yaşam tarzını ve el sanatlarını yakından tanıtmak amacıyla kurulmuş bir açık hava müzesi. İçinde bir müze ve açık tezgahlarda geleneksel ürünler var. Burası ön tarafı kayalıklarla sahil şeridi, içeriğe giriyorsunuz bol bol yeşil alan, arka tarafta bembeyaz kumlarla çevrili bir sahil ve full Abu Dabi şehir manzarası, orta alanda da yerey satıcılar var. Ufak bir müze var, karşı tarafına yapım atölyesi gibi dükkanlar var orada da hem nasıl yapılıyor onları göstermişler, değişik bir yer yapmışlar. 

Geleneksel Arap Köyü Replikası: Heritage Village, geleneksel çöl yaşamını, yerel köy yapısını ve bedevi kültürünü gözler önüne serer. Bedevi çadırları, ahşap evler, rüzgâr kuleleri ve geleneksel pazar (souk) gibi unsurları barındırır. Ben gittiğimde sadece çadırlar gördüm içleri boştu sadece fotoğraf çekimi yaptık.

El Sanatları Gösterileri ve Atölyeler: Köyde, seramik, cam üfleme, dokuma ve metal işçiliği gibi geleneksel el sanatları canlı olarak gösterilir. Ziyaretçiler, yerel zanaatkarların el yapımı ürünlerini izleyebilir ve bazılarını satın alabilir.

Müze ve Tarihi Eserler: Heritage Village’da ayrıca bir müze yer alır ve bu müzede geleneksel kıyafetler, antik silahlar, el işçiliği ürünleri ve arkeolojik buluntular sergilenir. Böylece ziyaretçiler, ülkenin tarihine ve kültürüne dair derinlemesine bilgi edinebilirler.

Geleneksel Pazar (Souk): Souk adı verilen geleneksel pazarda, eski zamanların ticaret ve alışveriş kültürü canlandırılır. Burada baharatlar, takılar, giysiler, halılar ve hediyelik eşyalar gibi geleneksel ürünleri bulmak mümkündür.

Yerel Yemekler ve İkramlar: Heritage Village, Arap mutfağını tanıtmak amacıyla geleneksel BAE yemeklerinin servis edildiği bir restoran ve çay evine sahiptir. Ziyaretçiler, yerel lezzetleri tadabilir ve Arap kültürünün tadını çıkarabilirler.

Heritage Village, Abu Dabi Corniche bölgesine yakın bir konumda bulunur. Şehir silüetinin muhteşem manzarasını sunan bu konum, özellikle fotoğrafçılar için de popülerdir.

Buradan 4.rotamıza doğru devam ediyoruz,Emirates Palace.

Emir'in bir tane sarayı yok bir kaç tane Sarayı var bu sarayı belli zamanlarda kullanıyormuş Burası sadece Saray değil aynı zamanda bir otel Otel.

Emirates Palace, aslında Abu Dabi Emirliği'nin devlet konuklarını ağırlamak ve özel etkinlikler düzenlemek için kullanılan bir tesis olarak inşa edilmiş. Bundan dolayı, otelde Emir ya da kraliyet ailesi üyeleri kalmasa bile, sık sık resmi etkinlikler, devlet başkanları veya diplomatik misafirler için konaklamalar ve toplantılar düzenleniyor. 

Burada bahçenin giriş tarafını ve lobiyi gezebiliyorsunuz, Birkaç yer turistler için ziyaret ayrılmış. Lobiden alt kata inebiliyorsunuz, üst kata çıkabiliyorsunuz 3 katta keşif yapabilirsiniz. İşçilik mimari olağanüstü, saray ki ne saray, bizim Dolmabahçe sarayı gibi bir yer belki daha da büyük. İçi ayrı, dışı ayrı, bahçesi ayrı bir yer. Ve arabayı park ederken otoparka ulaşım çok kolaydı, otopark sorunu yoktu bu kadar kalabalığa ve turistik bir merkez olmasına rağmen her şey düşünülmüştü ve hiç kaos yok herşey düzenli ve tertipli. İçeride enfes bir piyano resitali vardı, biraz onu dinledik, sarayı hızlıca gezip biraz da bahçesine çıkıp hem şehir silüetini hem sarayın ihtişamını izleyebilirsiniz, Saray ve karşısında muhteşem Abu Dabi silüeti. Yaklaşık 1 saatlik bir zamanımız vardı, o kadar hızlı ve koşturarak geçti ki zaman biraz daha kalmak ve görmek çok güzel olurdu. 

Abu Dabi Emiri ve Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed Al Nahyan, Emirates Palace'da nadiren uzun süreli kalırmış. Emir ve kraliyet ailesi üyeleri için, Abu Dabi’de başka özel saraylar ve konutlar bulunmakta olup, Emirates Palace daha çok resmi konuklar ve uluslararası etkinlikler için tercih edilirmiş. Özel davetler, ulusal bayramlar ve üst düzey diplomatik ziyaretlerde ise otelin belirli alanları yalnızca protokol amaçlı kullanılır. Bizim gittiğimiz günün akşamında otelin balo salonunda Renaissance Ballet gösterisi vardı.

Emirates Palace & Mandarin Oriental Hotel Abu Dabi’de bulunan ve dünyanın en lüks otellerinden biri olarak tanınan bir yapı, sadece bir konaklama mekanı değil, aynı zamanda Arap kültürünün ve mimarisinin göz alıcı bir temsili niteliğinde.

Mimari Özellikler:

• Tasarım ve Malzemeler: Arap saray mimarisinden ilham alan yapı, altın, inci ve kristal gibi değerli materyallerle süslenmiştir. Binada 114 kubbe yer alır ve en büyük kubbe, ana girişteki 60 metre yüksekliğindedir.

• Renk ve Atmosfer: Otelin dış cephesi, çöl kumlarını yansıtan altın, gümüş, pembe ve bej tonlarına sahiptir. Gün boyunca değişen ışık koşulları altında farklı renk tonlarına bürünerek ziyaretçilere görsel bir şölen sunar.

İç Mekan ve Dekorasyon:

• Emirates Palace’in iç mekanları, el yapımı mozaikler, altın varaklı detaylar ve mermer zeminlerle dekore edilmiştir. Otelin her katında ayrı bir lüks atmosferi hissetmek mümkündür.

• Ayrıca, dünyanın en büyük avizelerinden bazıları da bu otelin içinde yer almaktadır; bu avizeler, lüks ve ihtişamın zirvesini simgeler.

Konaklama ve Hizmetler:

• Oda ve Süitler: Otelde 302 oda ve 92 süit bulunur. Her biri en yüksek konfor ve lüks standartlarına göre donatılmıştır. Bazı odalar, konuklarına özel uşak hizmeti bile sunmaktadır.

• Spa ve Eğlence Tesisleri: Emirates Palace’da spa hizmetleri, yüzme havuzları, özel plaj ve spor tesisleri gibi birçok lüks imkan yer alır. Ayrıca otelde, plaj boyunca uzanan özel villalar da bulunur.

Yemek ve Restoranlar:

• Otelde dünya çapında tanınan mutfaklardan lezzetler sunan çok sayıda restoran bulunmaktadır. Özellikle, altın yapraklı yiyeceklerle hazırlanan kahve ve tatlılar gibi benzersiz deneyimler, Emirates Palace’da denenebilir.

Etkinlik ve Kongre Alanları:

• Otel, büyük düğünler, konferanslar, özel davetler ve devlet toplantıları için geniş salonlar ve özel alanlara sahiptir. Devlet etkinliklerine de sıkça ev sahipliği yapan otel, Abu Dabi’de prestijli bir toplantı ve etkinlik merkezi olarak bilinir.

Konum ve Manzara

Corniche’nin hemen yakınında, deniz kenarında yer alan Emirates Palace, Pers Körfezi’nin eşsiz manzarasını sunar. Bahçelerinde yürüyüş yapabilir, plajında dinlenebilir veya Abu Dabi'nin modern şehir siluetini gözlemleyebilirsiniz.

Buradan ayrılıp Hurma Pazarına doğru yola çıkıyoruz. Burası bizim hal’e benzer bir yer ama yol boyuna 10-15 dükkanın yer aldığı bir yer gibi düşünün. İçinde delik gibi bol miktarda hurma çeşitleri diğer yerel bitkiler, hediyelik eşyalar,... gibi bir sürü şey var. Dubai çikolatası tabii ki de yok :) Hurma çeşitlerini gördükçe tadım yaptıkça kafamız epey karışıyor hurma burada da biraz pahalı ama yine de bize göre daha uygun fiyatlı özellikle bu kalitede hurmalar için. Özellikle Suudi Arabistan hurması en güzeli, sağ olsun bizim tur rehberimizi bize indirim yaptırdı, böylelikle 120 dirhem terine yaklaşık 90 dirheme çok güzeli hurma alabildik. Zaten anlaşmalı yerlere getiriyorlar, indirim olmazsa olmazdı zaten :)  Suudi Arabistan hurması, Kudüs hurması ve diğer hurma çeşitleri derken yine karnımız doydu çok şükür :) Hurma zaten çok doyurucu bir de 3-5 tane tadım yapınca tam bir ara öğün oldu. Bu büyük hurmaları bizde bulmak çok zor öyle nadir yerlerden bulabiliyorsun, eşim bana Suudi Arabistan’a gidince getiriyor orada da çok uygun fiyatlı değil tabi. Ama güzel hurma için değer özellikle ben gibi hurma seviyorsanız buralar tam bir cennet sayılır. 

Hurma pazarindan ayrıldıktan sonra yolda Louve müzesini görüyoruz ama tur programında olmadığından son durağımıza doğru yola çıkıyoruz, Yas Mall Ferrari World’a doğru.

Ferrari World Abu Dhabi, dünyanın ilk Ferrari temalı eğlence parkıdır ve Abu Dabi'nin Yas Adası’nda yer alır. 2010 yılında açılan bu devasa park, hız tutkunları, Ferrari meraklıları ve aileler için eşsiz bir deneyim sunar. Ferrari’nin tarihini, İtalyan tasarımını ve hız tutkusunu yansıtan bu park, aynı zamanda dünyanın en hızlı hız treni olan Formula Rossa'ya ev sahipliği yapmaktadır.

Ferrari World’de Öne Çıkan Özellikler ve Aktiviteler

Formula Rossa:

• Dünyanın En Hızlı Treni: Formula Rossa, saatte 240 kilometreye kadar hızlanarak dünyanın en hızlı hız treni unvanına sahiptir. Bu hız treni, bir Ferrari Formula 1 arabası sürüyormuş hissi vermek için tasarlanmıştır.

Flying Aces:

• Dünyanın En Yüksek Dönme Eğrisi: Bu tren, en yüksek döngü eğrisine sahip olan roller coaster olarak tanınır ve yaklaşık 52 metreye kadar yükselir. Hız ve yüksekliğiyle heyecan verici bir deneyim sunar.

Ferrari Turu ve Sergiler:

• Ferrari World’de, markanın tarihini ve gelişimini anlatan interaktif sergiler ve Ferrari modellerinin detaylı gösterimi bulunur. Ayrıca, klasik ve modern Ferrari araçları yakından görmek mümkündür.

Sürüş Simülatörleri:

• Parkta, Ferrari F1 deneyimini birebir yaşamanıza olanak tanıyan sürüş simülatörleri bulunur. Bu simülatörlerde, Ferrari sürüş tekniklerini ve hızını deneyimleyebilirsiniz.

Çocuklar için Aktiviteler:

• Ferrari World, çocuklar için de eğlenceli aktiviteler sunar. Çocuk hız treni, mini Formula 1 sürüş dersleri gibi aktivitelerle küçük ziyaretçiler de Ferrari dünyasına adım atabilir.

İtalyan Mutfağı ve Restoranlar:

• Parkta, İtalyan mutfağının lezzetlerini sunan restoranlar bulunur. Ziyaretçiler, pizza, makarna ve İtalyan dondurması gibi lezzetlerle enerji toplayabilirler.

Ferrari World Mimari ve Atmosfer

Ferrari World, kırmızı renkli ve Ferrari logosu şeklinde olan devasa çatısıyla ikonik bir yapıya sahiptir. Bu etkileyici mimari, ziyaretçilere Ferrari’nin marka gücünü ve hız tutkusunu yansıtan bir atmosfer sunar. Ayrıca, Yas Adası’ndaki diğer eğlence merkezleriyle birlikte Abu Dabi’nin en popüler turistik yerlerinden biridir.

Aslında size hız treni ile Ferrari’de sürüş deneyiminde hisset diyor özetle, bir çok alan var içeri girmek isterseniz hemen gişeden bilet alarak giriş yapabilirsiniz. Etkinlikler alanına girmezseniz Ferrari Store gezebilirsiniz. İnanılmaz güzel maket araba beğendim değerleri yaklaşık 59bin dirhemdi yaklaşık 550 bin Türk Lirası, şöyle el kadar maket araba ama :( Burada niyet ediyorum en kıza zamanda gerçek bir Ferrari almaya :) 

Biraz da Yas Mall gezintisi ile Abu Dabi gezisini tamamlayarak Dubai’ye doğru yola çıkmak üzere tur ekibi ile tekrar buluşuyoruz.

Yas Mall, Abu Dabi'nin Yas Adası'nda bulunan ve şehirdeki en büyük alışveriş merkezlerinden birisi. 2014 yılında açılan bu alışveriş merkezi, hem lüks hem de günlük markaları barındıran mağazaları, çeşitli restoranları, eğlence alanları ve kültürel aktiviteleriyle geniş bir yelpazede hizmet sunmaktadır. Ferrari World ve Warner Bros World gibi popüler eğlence parklarının yakınında yer almasıyla, Yas Adası'nın önemli bir cazibe merkezi haline gelmiştir. 370’ten fazla mağazaya ev sahipliği yapan AVM, Zara, H&M, Adidas, Nike, Apple Store gibi uluslararası markalardan Dior, Louis Vuitton gibi lüks markalara kadar geniş bir seçenek sunuyor..

Dubai’ye doğru geri dönüş yolculuğu başladı, yaklaşık 1 saat 15 dakikalık bir yolculukla tur rehberimiz bizleri aldığı gibi otellerimize bırakıyor. Özetle ben bugünkü turdan epey memnun kaldım, bir günde Abu Dabi ne kadar gezilebilirse o kadar gezik, bence gereksiz olan art museum görüntüsündeki yerdi, onun yerine Louvre Müzesi olabilirdi. Ferrari World yerine de Warner Bros World tercih ederdim. Bir dahaki gezide bunlar da olur belki. tabi kendim geziyor olsam süreleri istediğim yerlere göre ayarlardım ve kesinlikle yine 1 güne birkaç şey daha sığdırabilirdim en fazla, daha fazlası pek mümkün olamıyor ki. Katıldığım bu turu Çarşamba gecesi saat 12 gibi Booking.com üzerinden 40 USD gibi bir miktara çok hızlı bir şekilde aldım. Aslında epey geç bir saatte ertesi gün sabahı için bir tur alımı yaptım, artık olmazsa şans deyip geçecektim. Bir 10 dk sonra hemen mesaj geldi tur rehberinden tur bilgilendirmesi.

Şimdi güzel bir akşam yemeği için otel roof barına çıkıyorum. C Central Hotel Palm Island'daki çatı barı, Dubai’nin en güzel manzaralarından birini sunan şık ve modern bir mekan. Otelimiz, Palm Jumeirah üzerinde yer aldığından çatı barından hem denizin hem de Dubai şehir silüetinin panoramik görüntüsünü izleyebildik. Özellikle gün batımında eşsiz bir atmosfer sunuyor burası.  

Biraz da Roof Bar’dab bahsedersek;

• Manzara: Palm Jumeirah'ın eşsiz manzarası ve Dubai Marina'nın ışıklı silüeti.

• İçecekler ve Kokteyller: Geniş bir içecek menüsü sunar; klasik kokteyllerden şefin özel tariflerine kadar alkollü alkolsüz birçok seçenek bulunuyor.

• Yemekler: Hafif atıştırmalıklar ve tapas tarzı küçük tabaklar sunulmakta; bar, akşamüstü ve akşam saatlerinde lezzetli atıştırmalıklar eşliğinde dinlenmek için ideal bir yer.

• Atmosfer: Şehirde keyifli ve rahat bir akşam geçirmek isteyenler için müzik, manzara ve sofistike bir ortam sunar.

Hemen sipariş veriyorum ve şehrin silüetine karşı müzik eşliğinde akşam yemeğimizi yiyoruz. Ve ardından son durak odamız.

5.gün

5. ve son günün sabahından Günaydın. Erkenden eşyaları çıkış için hazırlıyorum ve kahvaltıya geçiyoruz, son gün yine muhteşem bir kahvaltı yapıyoruz ve bunun dönüş ayağını hatırlamak istemiyorum ama neydi o meşhur atasözümüz yediğin hurmalar… Kahvaltı sonrası kahve keyfimiz ve hemen ardından sahile doğru denize geçiyoruz. Bu gün planımızda deniz sonrasında akşamüstü çöl safarisi var. Şimdi deniz kum güneş… Keyfini çıkartabildiğim kadar çıkartıyorum. Ardından biraz da havuz başına gidip takılmaca. Sonra odaya çıkılıp son kontroller yapılıp otelden check-out yapıyoruz. Bagaj ve diğer kişisel eşyalarımızı otelin bagaj bölümüne teslim ediyoruz biraz daha havuz başı keyfi yapıyorum ve ardından çöl safarisine hazırım.

Bu gezide eşim ile birlikte tüm gün yapabileceğimiz tek etkinlikti, sonuçta eşim bir iş gezisi için gelmişti ve ben yancı olarak son anda dahil olup kendime gezi planı oluşturdum. Bu gezide, gezinin ilk gününden belirlenmiş tek organizasyondu Çöl Safarisi, geldiğimiz ilk gün Booking.com sitesi üzerinden almıştık bu turu.

Çöl safari için tur rehberimiz saat 14:15 gibi bizi otelden alıyor. Ardan Dubai’nin en ünlü otellerine uğruyoruz sırayla, Five, Hilton, Ritz-Carlton gibi otellerden iki çift bir tek gezgin alarak çöl safarisi için yolculuğa başlıyoruz. Buluşan ekip biraz ilginç bu sefer, tek gezgin bir Kazak ve hiç İngilizce konuşamıyor, sosyal anlatımı da olmayınca translate dışında pek bir şey konuşamadık. Diğer çiftimiz 30’larının başında bir İsrail’li çift, onlarında ingilizce seviyeleri sıfırın biraz üstünde... Diğer çiftimiz 65 yaş civarında bir Afrikalı çift, onların İngilizcesi iyiydi ama pek konuşkan değillerdi. Tur rehberimiz Hintli biriydi orta seviyede ilgili bir rehberdi, yine de memnun kaldık ilgisinden.

Yaklaşık 1 saate yakın süren bir yolculukla çöle geldik. Tur rehberimiz bizi serbest zaman için bıraktı, orada isteyenler Quad Biking ve ATV Sürüşü yapabiliyor ve fotoğraf çektirilebiliyorlardı. Orta alanda kuma şekil verenler, farklı yiyecek içecek satan tezgâhlar gibi farklı şeyler var ve karşınızda inanılmaz bir çöl manzarası. Yarım saatlik bir süre sonra safari için rehberimizi bizi aldı, İsrailli çiftimizden kadın bu aşamada bize katılmadı, Biz tur rehberi dahil 7 kişi ile çöl safarisine başladık. Dune Bashing, 4x4 araçlarla yapılan bu etkinlikte, deneyimli sürücü çok önemli, sürücü araçla  kum tepelerinde hızla ilerleyerek heyecan verici bir sürüş deneyimi yaştıyor. Hızlı dönüşler ve iniş çıkışlar, adrenalini inanılmaz arttırıyor ve  Dubai çölünde unutulmaz bir yolculuk sunuyor. Safariye gelmeden evvel tok olmamak gerektiğine ilişkin gelen arkadaşlardan uyarılar almıştık, tok gelenler genelde biter bitmez kusuyorlarmış. Bu uyarıların faydasını gördüm sayıyorum, gerçekten aç karna gelmek gerekiyormuş öyle böyle sağ sol alt üst oluyorsunuz ama muhteşem bir deneyim ile safarimizi yaoıyoruz. Ve gün batımına doğru fotoğraf çekimi ve manzara izlemek için rehberimizi çölün ortasında duruyor. Aman Allahım bu nasıl bir manzara, bu nasıl bir gün batımı, her şey muhteşem görünüyor. muhteşem güzel fotoğraflar çekip güneşi batırıyoruz ve sonra araca dönüyoruz.

Sonra geldiğimiz gibi olmayan daha soft manevralarla safariyi tamamlıyoruz. Çöl safarisine başlamadan önce araçların lastiklerinin havasını indiriyorlar, ger geldikten sonra orada bulunan hava pompalarından araç lastikleri tekrar standart hallerine çekildi. Ardından akşam yemeği ve müzikli Arap eğlencesi için başka bir yere doğru yola çıkıyoruz. 

Etrafta bir çok kamp alanı var, biz de bunlardan bir tanesine gittik. bulunduğumuz yerden yaklaşık 15-20 dakikalık bir yolculuk oldu, arada yine çölde ufakta olsa akşam saatinde bir sürüş deneyimi de yaşamış olduk. Kamp alanının hemen girişinide develer burada ufak bir deve turu yapabiliyorsunuz. Deve Turu Çöl safarisinin olmazsa olmazı diyebilirim, deveye binerek geleneksel çöl yolculuğunu deneyimlemek fikrini asla hayır diyemezdim. Epey merak uyandırıcı olmakla birlikte biraz çekinmedim değil, ben deveye tek başıma bindim, ön hörgüç ya da arka görgücüne oturabiliyorsunuz. Ben tek başıma bindiğim için hangisine binmek istersin diye sordu ve ben ön hörgüce bindim, bir daha binsem arka görgücü tercih ederim kesin. Deveye sandalye yardımı ile bindim, deve bakıcısı sürekli arkaya doğru yaslanmam gerektiğini söyledi, ayağa kalkerken off o heybet ve yaklaşık 2 -3 dakikalık bir yürüyüş buraya kadar hepsi çok güzeldi ama iş inme kısmına gelince işler biraz değişiyor, özellikle ön hörgüçte olunca 2 metreye yakın bir yerden hızla öne doğru kaykılarak oturan bir canlı var ve siz onun üstünde oturuyorsunuz, evet arkaya yaslanma kısmı çok önemliymiş onu net anladım ve kazasız belasız çok güzel bir deneyim oldu, ama itiraf etmeliyim deveden indiğimde bacaklarım 2 dakikada kendine geldi. Deve turunun ardından kamp alanına giriş yaptık, VIP yada standart seçenekleri var, turu VIP almadıysanız burada 100 riyad ekstra ödeme ile VIP bölüme geçebiliyorsunuz. 

Kamp alanı ortasında sahne olan koskocaman bir yeşil alan sahne kenarında yer masaları kurulmuş, girişte bir iki tane çadır ve burada elinize kına sanatı yaptırabiliyorsunuz, Şahinle fotoğraf çektirmek isterseniz Şahinle gezen bir kişi var etrafta. 10 dirheme fotoğraf çekilebiliyorsunuz Şahin ile. Kamp alanında, açık büfe şeklinde Barbekü var, Arap ve Hint mutfağından yemekler vardı.V IP bölümü tercih ederseniz hiç beklemeden yemek alımı yapabiliyorsunuz ve masanıza içecek ikramları oluyor. Size biraz hizmet ediyorlar, içecek vb gibi ve yemek için sıraya girmeden yemeğinizi alabiliyorsunuz, yemek çeşitlerinde de birkaç farklılıklar vardı. VIP bölümü sahneye biraz daha uzakta kalıyordu, çok az yukarıdan bakıyorsunuz gibi, normal bölümde yer masaları yuvarlak bir sahnenin etrafına konumlandırılmış durumda. Yerimize oturur oturmaz rehberimiz bize hemen su getirdi, tura katılan İsrail’li çiftimiz ortadan kayboldu, Afrikalı çiftimiz VIP bölüme geçti, Kazak gezginimiz yanımızda kaldı ama hiçbir şey konuşmadığı ve yemediği için rehberimiz VIP bölümünde kendisine ikramlarda bulundu, dayanamadı bu şekilde durmasına sanırım. Bu sırada rehberimiz yanımıza gelerek bizi açık büfe alanına yönlendirdi yemek alımı başlıyor dedi biz oraya gittikten bir dakika sonra arkamızda epey kalabalık olmuştu, rehberimiz biraz uyanık çıktı. Yemekler pek güzel değildi, salata çeşitleri, tavuk but, tavuk şiş vardı barbeküde. Ben açık büfeden noddle, pilav tercih ettim, daha güvenilir geldi 🙂diyebilirim. Yemekle birlikte gösteri başladı. Önce dansöz çıktı, sonra erkek dansçıların gösterisi oldu, sonrasında ateş dansı oldu. Burada şov Arap kültürüne özgü dans gösterileri şeklinde oluyor, belly dance ve tanoura dansı ve ateş gösterileriyle eğlence. Dansların ara geçişlerinde bedevi çadırlarının üst taraflarında bir grup devenin ilerleyişi ve ardından ateşle gökyüzüne uzanan Dubai yazısı…

Gösterilerin aralarında elimin üstüne kına ile birkaç şekil yaptırdım, free versiyonda sınırlı şekil vardı, eğer elinizin üstüne full motif özel şekiller isterseniz duvarda asılan motife göre 10 yada  20 dirhem ödeme yapıyorsunuz. Ben tura dahil olan free versiyonu denedim, kadının kına ile şekli elime çizmesi bir dakika sürdü sürmedi, o nasıl bir hızdı öyle. 20 dakika kadar ellimde kalmasını sonra yıkayabileceğimi söyledi. Ben gecenin sonuna kadar tuttum ve sonra yıkadım. Buna rağmen ertesi gün akşama kadar dayanmadı kona elimde :(

Sonrasında ekip ile buluşarak geri dönüş yolculuğuna başladık. Yaklaşık 1 saatlik bir yolculukla Dubai merkeze gelip otellere doğru yol alamaya devam ettik. İlk inen çiftimiz İsrail’li çiftimiz ve sonrasında Kazak kızımızdı. Bizim tura katılan bu çiftimizden kadın hamileymiş bu sebeple çöl safarisinde araçla deneyime katılamamış, bunun için bir feragatname vermek gerekiyormuş sanırım, zaten hamile bir kişi bu aktiviteye katılması çok zor, bu yolculukta bebeğin zarar görmesi gerçekten kaçınılmaz olacaktır. Sonrasında kamp alanına geldiğimizde de midesinin rahatsız olduğunu turu tamamlamadan geri getirilmesini istemiş, bu nasıl bir rahatlık, bir grup tur alıp yarıda kesmek isterseniz kendi imkanlarınızla dönebilirsiniz ama tura katılan diğer kişileri hiçe saymak nedir :( neyse rehberimiz de izah etmeye çalışmış durumu ama pek anlamak istememişler anlaşılan. Sonrasında gerçekten yorucu bir gün sonu ile otele geri döndük ve lobinin rahat koltuklarına bıraktık kendimizi. Yaklaşık 2-3 saatlik vaktimiz vardı havalimanına geçmeden.

Lobide dinlenirken hemen otel görevlisi bize su ve meyve suyu ikram etti, bu konuda çok memnun verici bir oteldi, gerçekten hizmeti ve kalitesi ile biz memnun ayrıldık bu seyahatimizden. Sonrasında havuz başındaki restoran geçip biraz vakit geçirdik, biraz gece sahili ve sonra gelen taksimiz ile havalimanına doğru yola çıktık.

Şehrin geceleri aydınlatan parıltılı ışıkları altında havalimanına ulaştık. Güvenlik sonrası ilk önce tax free işlemlerini yaptık, burada dip not tax free yapılacak ürünleri görevli görmek istiyor genelde bu sebeple faturaları tax free evrakı ile birlikte yanınızda bulundurun. Elektronik ürünlerin de en az bir tanesinin kutusunu açarak görmek istiyor, bunu yapmak sebepleri elektronik ürünlerin ticaretine karşı bir önlem olabilir.  Sonra kontuarın açılmasını bekleyip check-in işlemini yapıp valizlerimizi teslim ederek sonra hızlı bir şekilde pasaport kontrolünü de tamamlayarak duty free alanına geçtik, biraz fiyat karşılaştırma biraz duty free gezintisi sonra içerde bir gece yemeği molası verdik. Ardında hala uyanıkken uçak gate alanına doğru devam ettik. Burada beklerken uçağı neredeyse kaçıracaktık, burada kısa kısa uyuklarken biraz dalmışız, anons yemeden ama uçağa biniş sırasının sonlarında uyandık diyebilirim. Ve dönüş yolculuğu, yaklaşık 4 saatlik bir yolculukla Antalya havalimanına iniş yaptık. Tüm uçuş boyunca uyuduğumuzu söyleyebilirim.